Polis Davalarına Bakan Avukatlar

  • Anasayfa
  • Polis Davalarına Bakan Avukatlar

Polis Davalarına Bakan Avukatlar

Polis davalarına bakan avukat tabiri aslında genel ve üst bir tabir olan idare hukuku ile ilgilenen avukatlar için kullanılan bir tabirdir. Hukukumuzda ve kanunlarımızda aslında avukatların bir alanda uzmanlaşmasını şart koşan herhangi bir düzenleme

Polis Davalarına Bakan Avukatlar

Polis davalarına bakan avukat tabiri aslında genel ve üst bir tabir olan idare hukuku ile ilgilenen avukatlar için kullanılan bir tabirdir. Hukukumuzda ve kanunlarımızda aslında avukatların bir alanda uzmanlaşmasını şart koşan herhangi bir düzenleme bulunmamaktadır. Ancak kendini bu alanda yetiştirmiş, 2577 sayılı idari yargılama usulü kanununa hakim ve özel kanun ve yönetmelikler konusunda uzmanlaşmış, polis vazife ve salahiyet kanunu ile 7068 sayılı kolluk kuvvetleri disiplin kanunu hakkında bilgi seviyesi ve tecrübesi yüksek bir avukat polis memurları arasında polis davalarına bakan avukat sıfatını haiz olabilmektedir. 

Polis Davalarının Kapsamı Nedir?

Polis davaları genel kapsamlı bir kavram olup polis memurlarının çalışma şartları ve koşulları içinde çalıştıkları kurumla yaşamış oldukları ihtilafları kapsamaktadır. Örneğin polis memurunun atamasının yapılması sonrası talep edilmeyen ya da istenmeyen bir yere atama yapılması yahut eş durumu nedeniyle tayin yahut 7068 sayılı kolluk kuvvetleri disiplin kanunu hükümlerine aykırılık nedeniyle disipin cezası alınması hatta ve hatta meslekten çıkarma disiplin cezası vb. Görüleceği üzere örnekler çoğaltılmakla birlikte polis memurlarının çalıştıkları kurumla yaşamış oldukları her türlü hukuki ihtilaf sonrası polis davalarına bakan avukatlar vasıtası ile idare mahkemesinde dava açma hakları vardır.

Polis Davalarına Bakan Avukatlar ve İdare Hukuku

Polis davaları yukarıda da izah ettiğimiz üzere polis memurlarının çalıştıkları idari birimle, kurumla yaşamış oldukları hukuki ihtilafların çözümü için açılan davalardır. İşte bu davalar kuruma karşı açıldığı için ve de polis memuru hakkında yapılan işlem bir idari işlem olduğu için 2577 sayılı kanun gereği davalar idare hukukunun görev tanımı içine girecek ve idare mahkemesinde açılacaktır. Örneğin polis memurunun aldığı disiplin cezası, atama işlemi, görevlendirme işlemi, meslekten çıkarma işlemi, rütbe terfi işlemi, pomem mülakat işlemi, kurumlar arası geçiş işlemi, malullük işlemi, sicil işlemi, parasal haklara ilişkin işlemler vb işlemler birer idari işlemdir. Bundan dolayı polis davalarına bakan avukatlar idare hukuku ile iç içedirler. Davalar idare hukukunun tanımı içinde yer aldığından dolayı idare mahkemesinde açılır ve idare hukukunun kurallarına tabidir. Bundan dolayıdır ki polis memurunun çalıştığı kurum ile, görev yaptığı yerdeki amiri ile yaşadığı idare hukukunun konusunu oluşturacak ihtilafların hepsinde idare mahkemelerinde açılacak idari işlemin iptali davası uygulama alanı bulacaktır.

Polis Davalarına Bakan Avukatlar ve İdari İşlem

Polis davalarında davanın konusunu oluşturan husus idari işlem olduğundan dolayı idari işlemin iptali davaları gündeme gelecek ve idare mahkemelerinde açılacak idari işlemin iptali davası ile yaşanan hukuki ihtilaf ortadan kaldırılıp işlem iptal edilebilecektir. Polis davalarına bakan avukatlar ya da idari dava avukatı idari işlemin iptali davasında dava konusu olan işlemin sebep, konu, amaç, maksat, yetki ve usul unsurları bakımından sakat olduğunu, hukuka aykırı olduğunu ortaya çıkartacak ve işlem ortadan kaldırılacaktır. İşlemin ortadan kaldırılması işlemin hiç yapılmamış olması anlamına gelir. Örneğin disiplin cezası alan ya da meslekten çıkartma kararı ile mesleğinden olan polis memuru polis davalarına bakan avukat ile açacağı davayı kazanmış ise disiplin cezası hiç verilmemiş yahut meslekten çıkarma kararı hiç alınmamış gibi bir duruma gelecektir. Anlaşılacağı üzere bu işlemler olmadan önce hangi durumda ise o duruma geri gelecektir. Peki bu duruma gelindiğinde polis memurunun özlük hakları ne olacak, alamadığı maaşları geri verilecek midir? İşte bu konularda ayrıntılı bilgi için konunun uzmanı polis davalarına bakan avukattan yahut idari dava avukatından davanız hakkında detaylı bilgi almanızı tavsiye ederiz.

Polis Davalarında Dikkat Edilmesi Gerekenler

Polis davalarında dikkat edilmesi gereken hususların başında 2577 sayılı usul kuralları gelmektedir. Bunlar davanın iskeletini oluşturur. Dava bu kurallara aykırı ise zaten ayakta duramaz. Bundan dolayı davanın 2577 sayılı kanuna uygun olması ve dilekçelerin de burada belirtilen usul kurallarına göre hazırlanması olmazsa olmaz bir husustur. Yazım yanlışlarının olmaması, anlatılmak istenenin ve talep edilenin açık ve anlaşılır bir dille izah edilmesi şarttır. Her dilekçe giriş gelişme sonuç bakımından aynı bir kompozisyon gibi olmalı ve kanunun aradığı sıra numaları ile delillerin belirlenmesi ve belirtilmesi şartlarını taşımalıdır. İdare hukuku özel hukuktan farklı olup özel hukuktaki gibi ön inceleme duruşması, tanık duruşması karar duruşması ve sair gibi usuli kuralları içermez. İdare hukukunda daha doğru ifade ile idari davalarda tek bir duruşma olur onda da hukuk mahkemelerindeki gibi bir düzen olmaz çünkü konuşulanlar kayıt altına alınmaz, katip olmaz sadece hakimler konuşulanları dinler. Ancak her hukuki ihtilafta olduğu gibi davanın kaybedilmesi ve kesinleşmesi ile birlikte aynı işleme karşı tekrar dava açılamayacağının unutulmaması gerekir. Nitekim aynı konu ve kişiler arasında geçen ihtilaf mahkeme kararı ile kesin sonuca erdirilmiş ise tekrar açılan davada idare mahkemesi önceden verilmiş bir karar olduğundan dolayı davayı usulden reddedecektir.

Polis Davalarında Yürütme Durdurma 

Polis davaları dediğimiz idari işlemin iptali davalarında tabi ki de idari işlemin iptali ile birlikte yürütme durdurma da istenebilir. Memur davalarına bakan avukat ya da polis davalarına bakan avukata teslip edilen dosyada avukat müvekkilinin yani polis memurunun talebi doğrultusunda davayı yürütme durdurma talepli de açabilir. Bu durumda mahkeme 2577 sayılı kanunun 27. maddesinde yer alan şartların gerçekleşmiş olduğuna kanaat getirir ise bu durumda yürütme durdurma kararı verir. Ancak unutulmamalıdır ki yürütme durdurma kararı alınmış olması davanın bittiği anlamında değildir. Dava yürütme durdurma kararı verilmiş olsa dahi devam eder. Yürütme durdurma sadece işlem nedeniyle görülmesi muhtemel olan zararların artmaması için kanunun öngördüğü bir koruma tedbiridir. Böylece asıl ve bariz hukukusuzluk ortaya çıkartılana dek mahkeme yürütme durdurma kararı vermesi ile kişilerin zararlarının artmasını önlemektedir. Yürütme durdurma talep edilmemiş ise mahkeme kendiliğinden yürütme durdurma kararı veremez. Davayı esastan yürütmeye devam eder. Ancak her yürütme durdurma talebi olumlu karşılanacak ve kabul edilecek diye bir kural yoktur. Mahkeme kanunun 27. maddesindeki şartların gerçekleşmediğine kanaat getirmiş ise bu sefer talebi reddecektir. Bu durumda kişi yürütme durdurma talebinin reddi kararının kaldırılması için bir üst mahkemeye itiraz edip yürütme durdurma kararı verilmesini talep edebilir. Üst mahkemenin talep sonrası vereceği karar kesin karar olacaktır.

Polis Davalarında Yoksun Kalınan Parasal Haklar

Polis davalarında dava konusu işlem ile polis memurunun maaşlarına el konulmuş, maaşlarını alamamış, disiplin cezası ile kesinti yapılmış yahut benzer sebeplerle parasal hakları ihlal edilmiş ise açılacak davalarla birlikte yahut davanın kazanılmasından sonra süresinde açılacak dava ile birlikte yoksun kalınan parasal haklar da talep edilebilir. Bu durumda polis memurunun maaşından yapılan kesinti talep halinde faizi ile birlikte kendisine ödenecektir.

Memur davalarına bakan avukatlar için makalemizi okuyabilirsiniz

1