Meslekten Çıkarma Cezası Polis Davaları
Meslekten çıkarma cezası polisler bakımından mesleğin elde edilmesindeki zorluklar ve uzun süre yapılan görevler bakımından oldukça yıkıcıdır. Bir an için bir yıl dahi görev yapan bir polisin meslekten çıkarma cezası ile tecziye edildiği düşünüldüğün
İçindekiler
- 1.1 Polis Meslekten çıkarma Cezası Nedir?
- 1.2 Polis Meslekten çıkarma Cezası Gerektiren Haller?
- 1.3 Polis Memuru Meslekten çıkarma Cezasını Kim Verir?
- 1.4 Polis Memuru Meslekten çıkarma Cezasının Bir Alt Cezası Nedir?
- 1.5 Polis Memuru Meslekten çıkarma Cezasında Zamanaşımı Süresi Nedir?
- 1.6 Polis Memuru Meslekten çıkarma Cezasında Savunma Süresi
- 1.7 Polis Memuru Meslekten çıkarma Cezası Nasıl Uygulanır?
- 1.8 Meslekten çıkarma Cezası Ne Zaman Kesinleşir?
- 1.9 Polis Meslekten çıkarma Cezasında masumiyet Karinesi
- 1.10 Polis Meslekten çıkarma cezasına Itiraz ve Aleyhe Bozma Yasağı
- 1.11 Egm Disiplin Kurullarının Toplanma, Görüşme, Karar Verme ve çalışma Usulleri Nasıldır?
- 1.12 Egm Disiplin Kurullarında Görüşme Usulü Nasıl Yapılır
- 1.13 Egm Disiplin Kurullarında Karar Nasıl Verilir
- 1.14 Egm Disiplin Kurullarında Kararın Tebliği
- 1.15 Egm Disiplin Kurullarına Kimler Katılmaz?
- 1.16 Egm Disiplin Kurullarında Savunma Alınma Zorunluluğu
- 1.17 Egm Meslekten çıkarma Cezasına Itiraz Edilir Mi?
- 1.18 Emniyet Teşkilatı Disiplin Kurulları Nelerdir?
- 1.19 Il Polis Disiplin Kurulu üyeleri Kimlerden Oluşur?
- 1.20 Eğitim ve öğretim Kurumlarındaki Polis Disiplin Kurulları
- 1.21 Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulu üyeleri
- 1.22 Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulu üyeleri
- 1.23 Il Polis Disiplin Kurulları Hangi Disiplin Cezalarını Verebilir
- 1.24 Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulu Hangi Disiplin Cezalarını Verebilir
- 1.25 Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulu Hangi Disiplin Cezalarını Verebilir
- 1.26 Emniyet Teşkilatı Disiplin Kurulu kararlarının Kesinleşmesi
- 1.27 Emniyet Teşkilatı Disiplin Kurullarının Savunma Alması şarttır
- 1.28 Emniyet Teşkilatı Disiplin Cezalarının Zamanaşımı Süresi
- 1.29 Emniyet Teşkilatı Disiplin Cezalarına Itiraz
- 1.30 Emniyet Teşkilatı Disiplin Kurulları Kararlarının Yargısal Denetimi
- 1.31 Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulu Kararının Iptali
- 1.32 Emniyet Genel Müdürlüğü Ydk Kararnın Iptali Kime Açılır
- 1.33 Emniyet Genel Müdürlüğü Ydk Kararının İptali Davası Hangi Mahkemede Açılır
- 1.34 Emniyet Genel Müdürlüğü Ydk Kararı Iptali Davası Nerede Açılır
- 1.35 Emniyet Genel Müdürlüğü Ydk Kararı Iptali Davasında Yürütme Durdurma Talep Edilir Mi
- 1.36 Emniyet Genel Müdürlüğü Ydk Kararının Iptali Davasında Duruşma Nasıl Olur
- 1.37 Emniyet Genel Müdürlüğü Ydk Kararının Iptali Davasında Zamanaşımı
- 1.38 Emniyet Genel Müdürlüğü Ydk Kararının Iptali Davasında Yoksun Kalınan Parasal Haklar
- 1.39 Emniyet Genel Müdürlüğü Ydk Kararının Iptali Davasında Avukata Vekelet Nasıl Verilir?
- 1.40 Emniyet Genel Müdürlüğü Ydk Kararının Iptali Davasında Harç ve Masraflar
- 1.41 Meslekten çıkarma Zamanaşımı Danıştay Kararı
- 1.42 Eksik Soruşturma Raporu İle Meslekten çıkarma Kararı Verilemez
- 1.43 Meslekten çıkarma Iptal Davalarında Sonradan Yürürlüğe Giren Mevzuat Uygulanır
- 1.44 Meslekten çıkarma Cezası Gerekçesi Kesin Delillerle Ispatlanmalıdır
- 1.45 Meslekten çıkarma Davalarında Beraat Kararının Uygulanması Gerektiği
- 1.46 Polis Meslekten çıkarma Cezası Danıştay Kararı
- 1.47 Somut Bilgi ve Belge Olmadan Meslekten çıkarma Cezası Verilemez
- 1.48 Meslekten çıkarma Cezası Emsal Karar
- 1.49 Meslekten çıkarma Cezası Suç Delillerini Saklama
- 1.50 Tek Başına Tanık Ifadeleri Ile Meslekten çıkarma Cezası Verilemez
- 1.51 Meslekten çıkarma Cezasında Sözlü Savunma Hakkının Ihlali Bozma Sebebidir
- 1.52 Usüle Uygun Soruşturma Açılmadan Soruşturma Raporu Düzenlenmeden Meslekten çıkarma Cezası Verilemez
- 1.53 Meslekten çıkarma Cezasında Delillerin önemi
Meslekten Çıkarma Cezası Polis Davaları
Meslekten çıkarma cezası polisler bakımından mesleğin elde edilmesindeki zorluklar ve uzun süre yapılan görevler bakımından oldukça yıkıcıdır. Bir an için bir yıl dahi görev yapan bir polisin meslekten çıkarma cezası ile tecziye edildiği düşünüldüğünde empati kurarak durumun vahameti ortaya çıkartılabilir. Nitekim meslekten çıkarma işlemi ne yazık ki çok yıkıcı bir karardır. Zira polis memurunun şahsı bu karardan etkilendiği kadar, ailesi de etkilenmektedir. Hele ki ekonomik zorluklardan hiç bahsetmiyoruz bile. Bundan dolayı bu tür kararlara çok dikkat etmeli alanında uzman memur davalarına bakan avukatlardan hukuki destek alınmasını tavsiye ederiz.
Tabi ki sadece meslekten çıkarma cezaları polis memurunun bulunduğu konumu etkilemekte diğer disiplin cezaları da sicillerini bozabilmektedir. Aynı durum jandarma personeli için de geçerlidir tabi ki. Bundan dolayı her disiplin cezasına karşı bir dava yolunun tercih edilmesi ileri ki meslek hayatında faydalı olacaktır. Çünkü hayatın ne getireceği bilinmez ve yükselme şansı yakalayabilir, yurt dışı görevleri için fırsat çıkabilir hatta ve hatta daha iyi yerlere tayin olma şansı doğabilir. Sicil, polis memuru, jandarma personeli ve askerler için olmazsa olmaz öneme sahiptir.
Bundan dolayı diğer polis disiplin cezaları için Polis Disiplin Cezaları ve Genel Kolluk Disiplin Kanunu başlıklı makalemizi okunmanızı tavsiye ederiz.
Polis Meslekten Çıkarma Cezası Nedir?
Meslekten çıkarma idari bir işlemdir. Çünkü polis memurunun çalıştığı kurum tarafından alınan bir karardır ve bu karar neticesinde işlem yapılır. Polis memurunun kendisi için yani şahsı için yapılan bir idari işlem olduğundan dolayı da bireysel idari işlem olarak adlandırılır. Bu makalede bu bireysel işleme karşı yapılması gerekenlere de yer vereceğiz.
Polis Meslekten Çıkarma Cezası Gerektiren Haller?
Polis memurları hakkında meslekten çıkarma cezası gerektiren durumlar 7068 sayılı kanunda yer almış olup bunlar sınırlı sayıda sayılmıştır. Bunları bir tablo şeklinde inceleyelim. Karşılaşabileceğiniz disiplin cezalarının bu denli fazla olduğunu bilmeniz meslek hayatınızda işinize yarayacaktır. Siz de eğer meslekten çıkarma cezası almış iseniz bu suçun aşağıda yer alıp almadığını kontrol edebilir ve buna göre uzman bir avukattan yardım alabilirsiniz.
Meslekten çıkarma cezasını gerektiren fiiller şunlardır:
- a) Görevin yerine getirilmesinde dil, ırk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din ve mezhep ayrımı yapmak veya personel arasında bu yolda ayrım yapıcı tutum ve davranışlarda bulunmak.
- b) Göreve çıkılmaması için propaganda yapmak, kışkırtmak, zorlamak, karar alınmasını sağlamak, alınan bu karara katılmak veya karar uyarınca göreve çıkmamak.
- c) Amir ya da üstlerinin icraatına karşı çıkmak ve bu hareketi toplu hale dönüştürerek görev yapılmasını ya da göreve çıkılmasını engellemek, buna katılmak, katılmaya tahrik ya da teşvik etmek.
- ç) Yetkisini veya nüfuzunu kendisine veya başkalarına çıkar sağlamak amacıyla ya da kin ve dostluk gibi nedenlerle kötüye kullanmak.
- d) Hizmetle ilgili her türlü dosya, kayıt, resmi evrak veya belgeyi ya da örneklerini yetkisiz kişilere vermek, verilmesini emretmek, verilmesine göz yummak.
- e) Gizli tutulması zorunlu olan ve görev ile ilgili bulunan bilgi ve belgeleri görevli veya yetkili olmayan kişilere açıklamak.
- f) Muhafazası veya sevkiyle görevli olduğu şüpheli, sanık, tutuklu veya hükümlünün kaçmasına bilerek ve isteyerek imkân vermek.
- g) Bilerek ve isteyerek suç kanıtlarını yok etmek veya bunların yok olmasına neden olmak, kanıtları silmek, gizlemek, değiştirmek, bozmak veya bu fiillere yardımcı olmak.
- ğ) Devlet malı araç, gereç, hayvan, silah, mermi ve mühimmatı satmak veya mal edinmek, personel kimlik kartını, araç, gereç, hayvan, silah ve mühimmatı başkalarının kullanımına vermek.
- h) Kasıtlı olarak gerçek dışı rapor vermek veya tutanak düzenleyip imza etmek veya ettirmek.
- ı) Görev sırasında yardım isteyen güvenlik görevlilerine haklı bir neden yokken yardımdan kaçınmak veya bildiği ya da gördüğü bir suçun izlenmesi ve suçlunun yakalanması için gerekli girişimde bulunmamak.
- i) Mesleğin saygınlığını zedeleyecek şekilde uygunsuz yerlere gitmek.
- j) Görev mahallinde veya görevli bulunduğu sırada alkollü içki içmek veya içilmesine göz yummak.
- k) Göreve sarhoş veya alkollü içki içtiği belli olacak biçimde gelmek.
- l) Resmi kıyafetle umuma açık yerlerde alkollü içki içmek veya resmi kıyafetli olarak gizlenemeyecek derecede sarhoş görünmek.
- m) Uyuşturucu maddeleri yapmak veya kullanmak, bunların yapılmasına, kullanılmasına, saklanmasına, nakledilmesine, yakalanacağı sırada ortadan kaldırılmasına, satılmasına veya satın alınmasına aracı olmak, kullanılmasını kolaylaştırmak ya da özendirmek.
- n) Kumar oynamak veya oynatmak, kumar oynatanlarla ilişki kurmak.
- o) Kaçakçılık yapmak veya kaçakçılarla ilişki kurmak.
- ö) Geliri ile uygun sayılmayacak biçimde yaşadığı ve aşırı harcamada bulunduğu kanıtlanmış olmak ve bunun haklı kaynağını gösterememek.
- p) 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile öngörülen grev yasağı kapsamına giren eylemlerde bulunmak.
- r) Devlet memurları tarafından yapılamayacağı 657 sayılı Kanunda belirtilen kazanç getirici faaliyetlerde bulunmak.
- s) Siyasi partilerin yararına veya zararına çalışmak ya da siyasal eylemlerde bulunmak, görevli olmaksızın siyasal amaçla yapılacak açık veya kapalı yer toplantılarına ya da gösteri yürüyüşlerine katılmak.
- ş) İffetsizliği bilinen veya anlaşılmış olan bir kimse ile bilerek evlenmek ya da evlilik bağını devam ettirmek veya böyle bir kimseyi yanında bulundurmak ya da nikahsız olarak devamlı surette yaşamakta ısrar etmek.
- t) Kanuna aykırı olarak sendikalara üye olmak, sendikaların veya üyesi bulunmadıkları derneklerin yapacakları bilimsel, kültürel ve teknik nitelik taşımayan açık veya kapalı yer toplantılarına ya da gösteri yürüyüşlerine görevli olmaksızın katılmak, açık yer toplantı ve gösteri yürüyüşlerine resmi kıyafetli veya silahlı olarak katılmak ya da üyesi bulundukları derneklerin tüzüklerinde belirtilen amaçları dışındaki çalışmalarını veya bu nitelikteki toplantı ya da gösteri yürüyüşlerini düzenlemek veya bunlara katılmak.
- u) Görevde kullanılan telsiz, telefon haberleşmesini veya kurum içi iletişim sistemlerini kasıtlı olarak engellemek.
- ü) Mesleğin onur ve saygınlığını zedeleyici veya amir ya da üstlerinin eylem ve işlemlerini olumsuz yönde eleştirici nitelikte tek başına veya topluca bildiri dağıtmak ya da basın, haber ajansları, radyo ve televizyon kurumları ve diğer iletişim kanalları vasıtasıyla kamuoyuna yönelik bilgi, yazı ve demeç vermek.
- v) Amir ya da üste karşı itaatsizliğe, mukavemete ya da fiilen taarruza tahrik ya da teşvik etmek.
- y) Menşei belli olmayan, bulundurulması ve taşınması yasak olan her çeşit silah, mühimmat ve benzerlerini bulundurmak.
- z) Hukuka aykırı olarak kişiler arasındaki haberleşmenin gizliliğini ihlal etmek, kişiler arasındaki haberleşme içeriklerini ifşa etmek, kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaları taraflardan herhangi birinin rızası olmaksızın kaydetmek, kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaların kaydedilmesi suretiyle elde edilen verileri ifşa etmek, kişilerin özel hayatının gizliliğini ihlal etmek, kişilerin özel hayatına ilişkin görüntü veya sesleri ifşa etmek, kişisel verileri kaydetmek, kişisel verileri bir başkasına vermek, yaymak veya ele geçirmek, kanunların belirlediği sürelerin geçmiş olmasına karşın verileri sistem içinde yok etmekle yükümlü olduğu halde bu görevini kasıtlı olarak yerine getirmemek, gerçeğin meydana çıkmasını engellemek amacıyla suç delillerini yok etmek, silmek, gizlemek, değiştirmek veya bozmak, sayılan fiilleri emir vererek yaptırmak.
- aa) Yetkili olmadığı halde hukuka aykırı olarak elektronik ortamda veya bilgisayar loglarında kişisel verilerle ilgili sorgulama yapmak, bu şekilde elde edilen bilgileri paylaşmak veya yayın yoluyla duyurmak, log kayıtlarını değiştirmek veya silmek.
- bb) Görevi gereği öğrendiği veya edindiği kişisel bilgi veya belgeleri yetkisiz kişilerle paylaşmak ya da basın ve yayın kuruluşlarına veya diğer iletişim kanallarına vermek.
- cc) Bir kimseyle gayri tabii mukarenette bulunmak yahut bu fiili kendisine rızasıyla yaptırmak.
- çç) Görevine, sosyal ve aile yaşantısına zarar verecek derecede menfaatine, içkiye, kumara ve benzeri kötü alışkanlıklara düşkün olmak.
- dd) Üstlerine, aynı rütbedeki meslektaşları ile diğer mesai arkadaşlarına fiili tecavüzde bulunmak.
- ee) Görevde kullanılan telsiz haberleşme araçlarıyla amir ya da üstleri hakkında olumsuz yönde eleştirici nitelikte konuşmalar yapmak.
- ff) Dernek kurmak ya da spor dernekleri dışındaki derneklere üye olmak.
- gg) Vakıf kurmak veya Bakanlıkça belirlenmiş vakıflardan başka vakıfların organlarında görev almak.
- hh) Fuhşa teşvik eden, bunun yolunu kolaylaştıran ya da fuhuş için aracılık eden veya yer temin eden kişilerle bilerek ilişki kurmak.
Yukarıda yer verdiğimiz disiplin suçlarını işlediği tespit edilen polis memuru hakkında disiplin kurulları tarafından meslekten çıkarma cezası verilebilecektir.
Polis Memuru Meslekten Çıkarma Cezasını Kim Verir?
Polis memurlarının meslekten çıkarma cezaları ile ilgili olarak karar verecek merciler polislerin görev yaptıkları yer ile rütbelerine göre statülerine göre değişkenlik göstermektedir. Buna göre;
Meslekten Çıkartılacak Polis Memur |
Karar Verecek Kurul |
İl Emniyet Kadrosundaki Polis Memurlarına meslekten çıkarma cezası |
İl Polis Disiplin Kurulu tarafından verilir.
|
Eğitim ve öğretim kurumlarında görevli polis memuru ve emniyet hizmetleri sınıfı dışındaki memurlar ile kurumda öğrenim gören polis memuru ve adaylarına meslekten çıkarma cezası |
Eğitim ve öğretim kurumlarındaki polis disiplin kurulları tarafından verilir.
|
İl emniyet kadrolarındaki komiser yardımcısı, komiser ve başkomiserler hakkında meslekten çıkarma cezası |
Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulu.
|
Emniyet Genel Müdürlüğü merkez teşkilatı ile eğitim ve öğretim kurumları kadrolarındaki komiser yardımcısı, komiser, başkomiserler ile Emniyet Genel Müdürlüğü merkez teşkilatında görevli polis memurları ve emniyet hizmetleri sınıfı dışındaki memurlara
|
Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulu. |
Genel Müdürlük, il, eğitim ve öğretim kurumları kadrolarındaki 8 inci meslek derecesinden 5 inci meslek derecesine (bu derece dahil) kadar olan personel hakkında meslekten çıkarma cezası
|
Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulu |
Emniyet hizmetleri sınıfında bulunanlardan 1 inci, 2 nci, 3 üncü ve 4 üncü meslek derecelerindeki personel hakkında meslekten çıkarma cezası
|
Bakanlık Yüksek Disiplin Kurulu |
Polis memurları hakkındaki diğer disiplin cezları ise;
Uyarma | Kınama | Aylıktan Kesme | |
Ceza verilecek personelin rütbesi Ceza verecek disiplin amirlerinin rütbe ve makamları |
Her rütbe ve her sınıftan personele | Her rütbe ve her sınıftan personele | Her rütbe ve her sınıftan personele |
Kriminal Laboratuvar Müdürü, Özel Harekât Müdürü, Şube Müdürü, İlçe Emniyet Müdürü, İlçe Emniyet Amiri ve Polis Merkezi Amiri
|
Verebilir | Verebilir | 3 güne kadar |
Birinci Hukuk Müşaviri, Daire Başkanı, Eğitim ve Öğretim Kurumu Müdürleri, Polis Moral Eğitim Merkezi Müdürleri, İl Emniyet Müdürleri, Kaymakamlar
|
Verebilir | Verebilir | 10 güne kadar |
Teftiş Kurulu Başkanı, Başkanlar |
Verebilir (1. Sınıf Emniyet Müdürleri hariç) | Verebilir (1. Sınıf Emniyet Müdürleri hariç) | 10 güne kadar (1. Sınıf Emniyet Müdürleri hariç) |
Emniyet Genel Müdürü, Valiler
|
Verebilir | Verebilir | 15 güne kadar |
Bakan |
Verebilir | Verebilir | 15 güne kadar |
Polis Memuru Meslekten Çıkarma Cezasının Bir Alt Cezası Nedir?
7068 sayılı kanuna göre 24 ay uzun süreli durdurma cezasından sonra meslekten çıkarma cezası düzenlenmiştir. Bu yüzden bu disiplin cezasının verilmesi yerine bir alt disiplin cezası verilecekse polis memuruna 24 ay uzun süreli durdurma cezası verilebilir. Burada önemli olan husus ise disiplin kurullarının meslekten çıkarma cezası vermeden önce bir alt disiplin cezasını tartışıp tartışmadığıdır. Çünkü çıkarma cezası ağır bir yaptırım olduğu için her zaman son çare olarak düşünülmeli ve buna göre işlem tesis edilmelidir. Bundan mütevellit disiplin kurullarının bir alt disiplin cezasını tartışması şarttır. Peki bir alt disiplin cezası hangi hallerde verilebilir?
- a) Disiplinsizliğin işleniş biçimi,
- b) Disiplinsizliğin işlendiği zaman ve yer,
- c) Disiplinsizliğin hizmete olumsuz etkisinin ağırlığı,
- ç) Meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı,
- d) Disiplinsizlik yapan personelin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığı,
- e) Disiplinsizlik yapan personelin daha önceki disiplin durumu,
- f) Disiplinsizlik yapan personelin samimi ikrarı ve gösterdiği pişmanlık
durumları bir alt disiplin cezası verilmesi bakımından uygulanacak kıstaslar olacaktır.
Polis Memuru Meslekten Çıkarma Cezasında Zamanaşımı Süresi Nedir?
Bu ceza için 6 ay içinde disiplin soruşturmasına başlanılması şarttır. Disiplin soruşturmasına fiilin işlendiğinin öğrenilmesinden itibaren 6 ay içinde disiplin soruşturmasına başlanmamışsa ceza verme yetkisi zamanaşımına uğrayacaktır.
Ayrıca burası çok önemli olmakla birlikte polis memurunun işlediği ve meslekten çıkarma cezasını gerektiren disiplinsizliğin işlendiği tarihten itibaren 2 yıl içinde disiplin cezası verilmesi şarttır. Ak halde yine ceza verme yetkisi zamanaşımına uğrayacaktır.
Polis Memuru Meslekten Çıkarma Cezasında Savunma Süresi
Savunma, Anayasal bir haktır ve savunma alınmadan disiplin cezası verilemez. Disiplin kurulu tafafından polis memurunun savunması istenir. Unutmayın ki savunma için polis memuruna verilecek süre 7 günden az olamaz. Ancak bu süre içinde polis memuru tarafından savunma verilmemiş ise savunma hakkından vazgeçmiş sayılır ki bu kanun gereğidir. Savunma istendikten sonra soruşturma evraklarının polis memuruna inceletilmesi gerekir. Zira bu husus da açık bir şekilde kanunda yer almaktadır. Ayrıca meslekten çıkarma cezası ile karşı karşıya kalan ve hakkında bundan dolayı disiplin soruşturması düzenlenen polis memuru;
- disiplin kurulunda tanık dinletebilir,
- disiplin kurulunda kendisi yahut avukatı ile birlikte sözlü veya yazılı savunma yapabilir.
Polis Memuru Meslekten Çıkarma Cezası Nasıl Uygulanır?
Öncelikli olarak bu cezanın verilebilmesi tek bir kişinin elinde olmayıp bu disiplin cezası için disiplin kurulu kararı şarttır. Disiplinsizliği işlediği belilenen polis memuru hakkında tutulan tutanaklar ve görgü tanıkları varsa bunlar bir araya getirilerek bir disiplin soruşturma heyeti oluşturulur ve muhakkik tayin edilir. Tayin edilen muhakkik tarafından kişinin savunması alınır ve savunma için polis memuruna 7 günden az olmamak üzere süre verilir. Savunma yazıldıktan sonra polis memuru hakkında soruşturma raporu düzenlenir ve bu soruşturma raporuna istinaden disiplin kurulunda sözlü savunma yapılır. Disiplin kurulundaki sözlü savunma artık son sözlerin söylendiği, son hamlelerin yapıldığı bir süreçtir. Bu süreçten sonra artık disiplin kurulunun kararı beklenecektir. Disiplin kurulu tarafından olumsuz bir karar çıkar yani meslekten çıkarma kararı verilirse o zaman bu kararın tebliğinden itibaren aşağıda anlatacağımız itiraz usüllerine gidilmelidir.
Disiplin cezaları, kesinleşmesini müteakip yerine getirilir. Meslekten çıkarma cezası, ilgililer tarafından Devlet Personel Başkanlığına bildirilir.
BUNU DA BİL; Memuriyete engel suçlar hakkında ayrıntılı bilgi için aşağıdaki videomuzu izlemenizi tavsiye ederiz.
Meslekten Çıkarma Cezası Ne Zaman Kesinleşir?
Disiplin kurulları tarafından verilen çıkarma kararı;
Disiplin Kurulu | Kesinleşmesi |
İl polis disiplin kurulu | Valinin önerisi, Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulunun uygun görüşü ve Bakanın onayıyla. |
Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulu | Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulunun uygun görüşü ve Bakanın onayıyla. |
Eğitim ve öğretim kurumlarındaki polis disiplin kurulları | Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulunun uygun görüşü ve Bakanın onayıyla. |
Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulu | Bakanın onayıyla. |
Polis Meslekten Çıkarma Cezasında Masumiyet Karinesi
Disiplin cezalarında masumiyet karinesi uygulanması gereken bir ilke konumundadır. Nitekim disiplin cezasına karşı açılan iptal davalarında ceza yargılaması sonucunda verilen lehe hükümlerin dikkate alınmaması nedeniyle masumiyet karinesinin ihlal edildiği gerçeği ortaya çıkmaktadır.
Anayasanın hak arama hürriyeti kenar başlıklı 36. maddesinin birinci fıkrası şöyledir;
Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir.
Anayasanın suç ve cezalara ilişkin esaslar 38. maddesinin dördüncü fıkrası ise;
Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz.
Adil yargılanma hakkının bir unsuru olan masumiyet karinesinin sağladığı güvencenin iki boyutu bulunmaktadır. Güvencenin ilk boyutu kişi hakkındaki ceza yargılaması sonuçlanıncaya kadar geçen bir başka ifadeyle kişinin ceza gerektiren bir suçla itham edildiği sürece ilişkin olup suçlu olduğuna dair hüküm tesis edilene kadar kişinin suçluluğu ve eylemleri hakkında erken açıklamalarda bulunulmasını yasaklar. Güvencenin bu boyunutunun kapsamı sadece ceza yargılamasını yürüten mahkemeyle sınırlı değildir. Güvence aynı zamanda diğer tüm idari ve adli makamların da işlem ve kararlarında suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar kişinin suçlu olduğu yönünde ima ya da açıklamalarda bulunmamasını gerekli kılar. Dolayısıyla sadece suç isnadına konu ceza yargılaması kapsamında değil ceza yargılaması ile eş zamanlı olarak yürütülen diğer hukuki süreç ve yargılamalarda da masumiyet karinesinin ihlali söz konusu olabilir. Güvencenin ikinci boyutu ise ceza yargılaması sonucunda mahkumiyet dışında bir hüküm kurulduğunda devreye girer ve daha sonraki yargılamarda ceza gerektiren suçla ilgili olarak kişinin masumiyetinden şüphe duyulmamasını kamu makamlarının toplum nezdinde kişinin suçlu olduğu izlenimini uyandıracak işlem ve uygulamalardan kaçınmasını gerektirir.
Masumiyet karinesi hakkında suç isnadı bulunan bir kişinin adil bir yargılama sonunda suçlu olduğuna dair kesin hüküm tesis edilene kadar masum sayılması gerektiğini ifade etmekte ve hukuk devleti ilkesinin de bir gereğini oluşturmaktadır. Anılan karine kişinin suç işlediğine dair kesinleşmiş bir yargı kararı olmadan suçlu olarak kabul edilmemesini güvence altına almaktadır. Ayrıca hiç kimse suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar yargılama makamları ve kamu otoritereleri tarafından suçlu olarak nitelendirilemez.
Polis Meslekten Çıkarma Cezasına İtiraz ve Aleyhe Bozma Yasağı
Disiplin cezalarına itiraz ve aleyhe bozma yasağı- Disiplin cezalarına itirazda ceza muhakemesine ilişkin kurallar da uygulanmaktadır. Disiplin hukukunda da ceza muhakemesi kanununda yer alan aleyhe bozma yasağı ilkesi uygulama yeri bulmaktadır. Devlet memurları kendilerine verilen disiplin cezalarının iptali için kurumlarına başvuru yaptıklarında kurum bu itirazı değerlendirmeli ve kişinin hukuki güvenliğini sağlayarak buna göre bir karar vermelidir.
Nitekim disiplin cezası ile tecziye edilen kamu görevlisi bu disiplin cezasına karşı süresi içerisinde itiraz eder ve itiraz kabul edilirse 657 sayılı kanuna göre disiplin amirleri kararı gözden geçirerek verilen cezayı hafifletebilir veya tamamen kaldırabilirler. Bu çok önemli bir husustur. İtiraz üzerine ağırlaştırılmış bir disiplin cezası verilmesi hukuki güvenlik ilkesi ile aleyhe bozma yasağı ilkesine açıkça aykırılık teşkil edecektir. Zira kişi mevcut disiplin cezasına itiraz etmiş ve itirazı kabul görerek daha ağır bir disiplin cezası ile karşılaşmış ise itirazın bir anlamı kalmayacak bir üst merciye başvuru yolunun hukuki mantığı ortadan kaldırılmış olacaktır. Daha ağır bir ceza ile karşılaşma olasılığı olduğunu düşünen devlet memuru Anayasal bir hak olan itiraz hakkını kullanmaktan men edilmiş olacak üstü kapalı olarak hak mahrumiyetini destekler bir işlemin tesisine icazet verilmiş olacaktır. Bundan dolayıdır ki ceza yargılamasının olmazsa olmazlarından olan ve hukuki güvenliğin gereği olan aleyhe bozma yasağı ilkesi disiplin hukukunun da vazgeçilmezi olup idari davalarda da savunmalarda yer almalıdır.
Yukarıda da değindiğimiz üzere bu tür savunmaların yapılması elzemdir. Nitekim bu tür disiplin hukuku kuralları uzmanlık gerektiren bir alandır. Bu hukuki branşın alanında uzman avukatlar vasıtasıyla takibinin yaptırılarak idari dava avukatlarından ya da memur davalarına bakan avukatlardan hukuki destek alınması önemle tavsiye olunmaktadır.
EGM Disiplin Kurullarının Toplanma, Görüşme, Karar Verme ve Çalışma Usulleri Nasıldır?
Emniyet genel müdürlüğü bünyesinde yer alan tüm disiplin kurulları disiplin kurulu başkanının başkanlığında ve başkanın çağrısı üzerine belirtilen gün, saat ve yerde toplanır. Başkan, toplantının ilgililere duyurulması, çalışmalarının düzenli yürütülmesi ile toplantı gündeminin belirlenmesinden sorumludur.
Emniyet Teşkilatı bünyesinde kurulan ve bu teşkilatta görevli her sınıf ve derecedeki personel için disiplin soruşturma dosyalarını karara bağlamaya yetkili Disiplin Kurulları başkan dahil üye tam sayısının salt çoğunluğu ile toplanır.
EGM Disiplin Kurullarında Görüşme Usulü Nasıl Yapılır
Emniyet Teşkilatı bünyesinde kurulan ve bu teşkilatta görevli her sınıf ve derecedeki personel için disiplin soruşturma dosyalarını karara bağlamaya yetkili Disiplin Kurullarında raportörün açıklaması dinlendikten sonra işin görüşülmesine geçilir. Konunun aydınlığı ve görüşmelerin yeterliği sonucuna varılınca oylama yapılır ve sonuç Başkan tarafından açıklanır. Emniyet Teşkilatı bünyesinde kurulan ve bu teşkilatta görevli her sınıf ve derecedeki personel için disiplin soruşturma dosyalarını karara bağlamaya yetkili Disiplin Kurulları görüşülmekte olan soruşturma dosyasında eksik gördüğü hususları tamamlatır ve bu amaçla ilgili kişi ve mercilerden bilgi isteyebilir. Kurul gerekli gördüğü takdirde soruşturmanın genişletilmesine de karar verebilir. Soruşturma dosyasında eksik görülen hususların giderilmesi ve bu amaçla ilgili kişi ya da mercilerden bilgi istenmesi ile soruşturmanın genişletilmesine ilişkin kararlar ara karar ile alınır. Ara kararları onaya tabi değildir.
EGM Disiplin Kurullarında Karar Nasıl Verilir
Emniyet Teşkilatı bünyesinde kurulan ve bu teşkilatta görevli her sınıf ve derecedeki personel için disiplin soruşturma dosyalarını karara bağlamaya yetkili Disiplin Kurullarında kararlar açık oyla ve oy çokluğu ile alınır. Oylamada çekimser kalınamaz.Başkan, oylamaya, kurulun oluşmasına göre en son üyeden başlar ve oyunu bütün üyelerden sonra kullanır. Oylarda eşitlik halinde başkanın katıldığı tarafın oyu üstün sayılır.
EGM Disiplin Kurullarında Kararın Tebliği
Emniyet Teşkilatı bünyesinde kurulan ve bu teşkilatta görevli her sınıf ve derecedeki personel için disiplin soruşturma dosyalarını karara bağlamaya yetkili Disiplin Kurullarında kararlar kesinleşme tarihinden itibaren 15 gün içinde ilgiliye tebliğ edilmelidir. Ayrıca persoenlin siciline işlenmek üzere, aynı süre içinde Bakanlığa (Emniyet Genel Müdürlüğüne) gönderilir. Emniyet Teşkilatı bünyesinde kurulan ve bu teşkilatta görevli her sınıf ve derecedeki personel için disiplin soruşturma dosyalarını karara bağlamaya yetkili Disiplin Kurulları Kararları kesinleşme tarihinden itibaren hüküm ifade eder ve uygulanır.
EGM Disiplin Kurullarına Kimler Katılmaz?
Emniyet Teşkilatı bünyesinde kurulan ve bu teşkilatta görevli her sınıf ve derecedeki personel için disiplin soruşturma dosyalarını karara bağlamaya yetkili Disiplin Kurulları üyeleri kendilerine, eşlerine, ikinci dereceye kadar (bu derece dahil) kan ve sıhri hısımlarına, disiplin cezası verilmesini teklif ettikleri, haklarındaki disiplin soruşturmasını yaptıkları memurlara ait işlerin görüşülüp karara bağlanmasında kurula katılamazlar. Disiplin Kurulu Başkan veya üyelerinin izinli veya istirahatli olmaları halinde vekilleri kurula katılırlar.
EGM Disiplin Kurullarında Savunma Alınma Zorunluluğu
Emniyet Teşkilatı bünyesinde kurulan ve bu teşkilatta görevli her sınıf ve derecedeki personel için disiplin soruşturma dosyalarını karara bağlamaya yetkili Disiplin Kurullarında ilgili memurun savunması alınmadan karar verilemez. Disiplin Kurulu Başkanı veya onun adına, görevlendireceği kurul üyelerinden biri tarafından, savunma yapılmasına ilişkin yazıda gösterilecek ve 7 günden az 15 günden çok olmayan süre içinde veya belirtilen bir tarihte savunmasını yapmayan memur savunma hakkından vazgeçmiş sayılacaktır.
EGM Meslekten Çıkarma Cezasına İtiraz Edilir mi?
EGM meslekten çıkarma cezasına ilişkin olarak polis memuru disiplin kurulu kararına karşı idare mahkemelerinde idari işlemin iptali davası açabilir. Dava 60 gün içinde açılmak zorundadır. Aksi durumda meslekten çıkarma cezası kesinleşmiş olur. 60 günlük süre iş günü değil bilakis tam tam gündür. Tatil süreleri de bu güne dahildir. Ancak sürenin bitimi tatil gününe denk gelirse tatilin bittiği günün mesai saati bitimine kadar süre uzayacaktır.
Emniyet Teşkilatı Disiplin Kurulları Nelerdir?
Polis asker ve memur hukuku bakımından Emniyet teşkilatında görev yapan polis memurları hakkında disiplin soruşturması ve kovuşturmalarının yürütülmesi ile disiplin suç ve cezalarının yer aldığı 7068 sayılı kanun bulunmakta olup sadece polis memurları için değil aynı zamanda jandarma ve sahil güvenlik personeli hakkında da uygulanmaktadır. Nitekim kolluk görevlilerinin hepsi için geçerli olan bir kanundur.
Emniyet teşkilatında görev yapan polisler için verilecek disiplin cezalarının düzenlenmesinde ise; disiplin ve soruşturma işlerinde kanunlarla verilen görevleri yapmak üzere, illerde, eğitim ve öğretim kurumlarında birer polis disiplin kurulu oluşturulmuştur. Ayrıca merkez teşkilatında Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulu ve Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulu bulunmaktadır.
İl Polis Disiplin Kurulu Üyeleri Kimlerden Oluşur?
İl polis disiplin kurulu, vali yardımcısının başkanlığında toplanır. Vali yardımcısının başkanlık ettiği il disiplin kurulunda İl hukuk işleri müdürü vali yardımcısına eşlik eder. İl hukuk işleri müdürünün bulunmadığı durumlarda il hukuk işleri şube müdürlüğünün bağlı olduğu vali yardımcısı katılmak zorundadır. Ayrıca il polis disiplin kurulunda emniyet müdürü veya görevlendireceği müdür yardımcılarından biri, müdür yardımcısı bulunmadığı durumda il emniyet kuruluşunda emniyet müdüründen sonra gelen en yüksek rütbeli, rütbelerde eşitlik varsa daha kıdemli amir de yer alır. Asayiş şube müdürü, personel şube müdürünün de il polis disiplin kurulunda yer alması zorunludur. O zaman kısaca il polis disiplin kurulunda vali yardımcısı, il hukuk işleri müdürü, emniyet müdürü veya görevlendireceği müdür yardımcısı, asayiş şube müdürü ve personel şube müdürünün bulunması gerekmektedir.
Eğitim ve Öğretim Kurumlarındaki Polis Disiplin Kurulları
Eğitim ve öğretim kurumlarındaki polis disiplin kurullarının başkanlığını kurum müdürü yapar. Yine aynı kurumda çalışan en yüksek rütbeli kıdemli üç amir ile öğretmenler arasından Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından seçilen bir kişinin de bulunması ile oluşmaktadır.
Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulu Üyeleri
Emniyet genel müdürlüğü merkez disiplin kurulunun başkanlığını personel işleriyle görevli genel müdür yardımcısı yapar. Bunun yanında personel daire başkanı da emniyet genel müdürlüğü merkez disiplin kuruluna katılmak zorundadır. Ayrıca bir polis başmüfettişi de bulunmalıdır ki bu müfettiş polis teftiş kurulu başkanı tarafından görevlendirilir. Yine kurulda bir daire başkanı da bulunmalıdır. Aynı zamanda Emniyet Genel Müdürü tarafından hukuk müşavirliğinde görevli hukuk müşavirleri içerisinden bir hukuk müşaviri de emniyet genel müdürlüğü merez disiplin kurulunda yer alır.
Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulu Üyeleri
Emniyet genel müdürlüğü yüksek disiplin kurulu başkanı Emniyet Genel Müdürüdür. Emniyet Genel Müdürünün başkanlığında toplanan emniyet genel müdürlüğü yüksek disiplin kurulunda İçişleri Bakanı tarafından görevlendirilmiş iki emniyet genel müdür yardımcısı da bulunur. Bu kişilere polis teftiş kurulu başkanı ve birinci hukuk müşaviri de eşlik eder.
İl Polis Disiplin Kurulları Hangi Disiplin Cezalarını Verebilir
İl polis disiplin kurulları, kurulmuş oldukları il emniyet kadrosunda yer alan polis memurlarına, çarşı ve mahalle bekçileri ile ataması il makamına yapılan personele bütün disiplin cezalarını verebilir.
Ancak komiser yardımcısı olan polisler ile komiser ve başkomiser olan kişilere polis meslekten çıkarma cezası dışında kalan disiplin cezalarını verir. Görüleceği üzere il polis disiplin kurullarının komiser yardımcılarına, komiser ile başkomiserlere polis meslekten çıkarma disiplin cezası verme yetkisi bulunmamaktadır.
Emniyet Teşkilatında görev yapan ancak emniyet hizmetleri sınıfı dışındaki sınıflarda yer alan personel hakkında (5) kadro derecesi de dahil olmak üzere aşağı derece olan personellerden il emniyet kuruluşunda görevli olanlara da il polis disiplin kurulu tarafından disiplin cezası verilir.
Eğitim ve Öğretim Kurumlarındaki Polis Disiplin Kurulları Hangi Disiplin Cezalarını Verebilir
Eğitim ve öğretim kurumlarındaki polis disiplin kurulları, Eğitim ve öğretim kurumları kadrosunda görevli polis memuru ile Eğitim ve öğretim kurumunda öğrenim gören polis memuru ve polis memuru adaylarına tüm disiplin cezalarını verebilir.
Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulu Hangi Disiplin Cezalarını Verebilir
Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulu, emniyet hizmetleri sınıfında görev yapan polislerden;
Emniyet genel müdürlüğü, il, eğitim ve öğretim kurumları kadrolarında görev yapan 8'inci meslek derecesinden itibaren 5'inci meslek derecesi de dahil olmak üzere bu dereceye kadar olan personele polis meslekten çıkarma disiplin cezası haricindeki tüm disiplin cezalarını verebilir.
Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulu İl emniyet kadrosunda görevli olan komiser, komiser yardımcısı ile başkomiser olan kişiler hakkında polis meslekten çıkarma disiplin cezasını verir.
Emniyet Genel Müdürlüğü merkez teşkilatı ve eğitim ve öğretim kurumları kadrolarındaki komiser yardımcısı, komiser, başkomiserler ile Emniyet Genel Müdürlüğü merkez teşkilatında görevli polis memurları hakkında bütün disiplin cezalarını da Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulu verir.
Emniyet Teşkilatında görev yapan ancak emniyet hizmetleri sınıfı dışındaki sınıflarda yer alan personel hakkında (5) kadro derecesi hariç olmak üzere yukarı kadro derecesinde olan personellerden il emniyet kuruluşunda görevli olanlara Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disipin Kurulunca disiplin cezası verilir.
Emniyet Teşkilatında görev yapan ancak emniyet hizmetleri sınıfı dışındaki sınıflarda yer alan personellerden Emniyet Genel Müdürlüğü merkez teşkilatında görevli olanlarından (5) kadro derecesi de dahil olmak üzere aşağı derece olan personellere de Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulu tarafından disiplin cezası verilir.
Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulu Hangi Disiplin Cezalarını Verebilir
Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulu, emniyet hizmetleri sınıfında bulunan kişilerden;
Emniyet genel müdürlüğü, il, eğitim ve öğretim kurumları kadrolarında görev yapan 8'inci meslek derecesinden itibaren 5'inci meslek derecesi de dahil olmak üzere bu dereceye kadar olan personele, meslekten çıkarma cezasını verir.
Genel Müdürlük, il, eğitim ve öğretim kurumları kadrolarında çalışan personelden 1'inci, 2'nci,3'üncü ve 4'üncü meslek derecesinde bulunanlar hakkında durdurma cezaları ile daha hafif cezaları verebilir.
Emniyet hizmetleri sınıfında bulunan personelden 1'inci, 2'nci,3'üncü ve 4'üncü meslek derecesinde bulunanlar hakkında meslekten çıkarma cezası vermeye yetkili kurul ise Bakanlık Yüksek Disiplin Kurulu olacaktır.
Emniyet Teşkilatında görev yapan ancak emniyet hizmetleri sınıfı dışındaki sınıflarda yer alan personellerden Emniyet Genel Müdürlüğü merkez teşkilatında görevli olanlarından (5) kadro derecesi hariç olmak üzere daha yukarı derece olan personellere de Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulu tarafından disiplin cezası verilir.
Emniyet Teşkilatı Disiplin Kurulu Kararlarının Kesinleşmesi
İl polis disiplin kurulunun polis memurları hakkında verdiği meslekten çıkarma cezası dışındaki kararları valinin onayıyla kesinleşir. İl polis disiplin kurulunun polis memurları hakkında verdiği meslekten çıkarma cezası ise valinin önerisi, Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulunun görüşünün alınmasından sonra İçişleri Bakanının onayıyla kesinleşir.
Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulunun meslekten çıkarma dışındaki kararları Emniyet Genel Müdürünün onayıyla kesinleşir.
Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulunun meslekten çıkarma disiplin cezası ise Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulunun görüşü alındıktan sonra İçişleri Bakanının onayıyla kesinleşmektedir.
Eğitim ve öğretim kurumlarındaki polis disiplin kurullarının meslekten çıkarma dışındaki kararları Emniyet Genel Müdürünün onayıyla kesinleşir. Eğitim ve öğretim kurumlarındaki polis disiplin kurullarının meslekten çıkarma disiplin cezası ise Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulunun görüşü alındıktan sonra İçişleri Bakanının onayıyla kesinleşmektedir.
Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulunun kararları ise İçişleri Bakanının onayıyla kesinleşir.
İl polis disiplin kurulunun polis memurları hakkında verdiği meslekten çıkarma cezası, Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulunun meslekten çıkarma disiplin cezası ile Eğitim ve öğretim kurumlarındaki polis disiplin kurullarının meslekten çıkarma disiplin cezalarında Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulunca uygun görüş belirtilmeyen dosyalar İçişleri Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulu tarafından kesin kararı ile kesinleşir.
İl polis disiplin kurulunca verilen ve vali tarafından uygun görülmeyen kararlar Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulunca kesin karara bağlanır.
Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulunun Emniyet Genel Müdürü tarafından uygun görülmeyen kararları İçişleri Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulu tarafından kesin karara bağlanır.
Eğitim ve öğretim kurumlarındaki polis disiplin kurullarınca verilen ve Emniyet Genel Müdürü tarafından uygun görülmeyen kararlar da yine İçişleri Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulu tarafından kesin karara bağlanacaktır.
Emniyet Teşkilatı Disiplin Kurullarının Savunma Alması Şarttır
Emniyet Teşkilatı Disiplin Kurulları tarafından savunma alınmadan disiplin cezası verilemez. Yetkili disiplin kurulu başkanı ya da görevlendireceği kurul üyelerinden biri tarafından ilgiliden savunma istenir. Personele savunma için verilen süre yedi günden az olamaz. Personel, kendisinden savunma istenmesinden itibaren soruşturma evrakını inceleme hakkına sahiptir. Süresi içinde savunmasını yapmayan personel, savunma hakkından vazgeçmiş sayılır. Disiplin kurulu, soruşturma sonucunda disiplin cezası verilmesine yer olmadığına veya disiplin cezası verilmesine yahut kurulun yetkisizliğine karar verebilir. Yapılan soruşturma sonucunda fiilin, disiplin kurulunun görev alanına giren başka bir disiplinsizliği oluşturduğu anlaşılırsa buna uygun olan disiplin cezası tayin edilir.
Emniyet Teşkilatı Disiplin Cezalarının Zamanaşımı Süresi
7068 sayılı kanunda yer alan fiillerin işlendiğinin disiplin amiri tarafından öğrenildiği tarihten itibaren; Uyarma, kınama, aylıktan kesme ve kısa ve uzun süreli durdurma cezalarında 1 ay içinde disiplin soruşturmasına başlanmadığı takdirde disiplin cezası verme yetkisi zamanaşımına uğrar. Yine Meslekten çıkarma cezası ve Devlet memurluğundan çıkarma cezasında 6 ay içinde disiplin soruşturmasına başlanmadığı takdirde disiplin cezası verme yetkisi zamanaşımına uğrayacaktır.
Ceza verme yetkisi bakımından ise disiplin cezasını gerektiren fiillerin işlendiği tarihten itibaren iki yıl içinde disiplin cezası verilmediği takdirde yetki zamanaşımına uğrayacaktır. Disiplin cezaları, kesinleşmesini müteakip yerine getirilir.
Emniyet Teşkilatı Disiplin Cezalarına İtiraz
Emniyet teşkilatı disiplin amirleri kararlarına karşı kesinleşmeden önce cezanın tebliğ edilmesinden itibaren on gün içinde itiraz edilebilir. İtiraz, bir üst disiplin amirine yazılı olarak yapılmalıdır. Ancak vali, Emniyet Genel Müdürü tarafından doğrudan verilen disiplin cezalarına karşı İçişleri Bakanlığı Yüksek Disiplin Kuruluna itiraz edilir. İtiraz üzerine Kurulun verdiği karar kesin bir karardır. Süresi içinde itiraz edilmeyen disiplin cezaları kesinleşir. Yetkili merci itirazı 30 gün içinde karara bağlamalıdır. Aleyhe bozma yasağı gereği itiraz üzerine önceki cezadan daha ağır ceza verilemez. Unutulmamalıdır ki İçişleri Bakanı ile disiplin kurullarının verdiği disiplin cezalarına karşı itiraz edilemez ancak idari yargı yoluna başvurulabilir.
Emniyet Teşkilatı Disiplin Kurulları Kararlarının Yargısal Denetimi
Emniyet Teşkilatı Disiplin Kurulları Kararlarına karşı kesinleşmesinden itibaren 60 gün içinde idari dava açılabilecektir. Dava açma süresi kararın tebliğini izleyen günden itibaren hesaplanacak 60 günde başlayacaktır. Disiplin cezalarının kesinleşmesinden itibaren bu kararlara karşı dava açmadan önce idari mercilere itiraz edilmesini gerektiren herhangi bir itiraz yolu bulunmadığından mütevellit dava açmadan idari merciye itiraz edilmesi dava açma sürelerini durdurmayacağı gibi herhangi bir yararı da olmayacaktır. Kesinleşen disiplin cezalarına karşı iptal davası açılabilir.
Unutulmamalıdır ki emniyet son savunma örneği çok önemli olup savunmanın düzenli ve intizamlı olarak yapılması sonraki aşamaların iyi yönetilebilmesi için şarttır.
Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulu Kararının İptali
Emniyet genel müdürlüğü yüksek disiplin kurulu kararının iptali davasında önemli olan idarenin gerçekleştirmiş olduğu ve disiplin cezasının tecziyesi ile sonuçlanan işlemin hukuka aykırı olduğunun gerekçeli savunmalarla ortaya konulmasıdır. Nitekim yeni kanun olan 7068 sayılı kanun ile hem jandarma personeli hem emniyet genel müdürlüğü polis memurları hem de bekçiler bu kanun gereği disiplin cezaları ile cezalandırılabilmektedir. Zira disiplin suçları bu kanunda düzenlenmiş ve hangi disiplin suçuna hangi cezanın verileceği de belirlenmiştir. Bu bakımdan idari dava avukatı ya da memur davalarına bakan avukatlar bu tür Emniyet genel müdürlüğü yüksek disiplin kurulu kararının iptali davalarında dosya içeriği fiillerin müvekkili tarafından işlenip işlenmediğinin ve bu fiillerin disiplin cezasını gerektirip gerektirmediğinin incelenmesi isnat edilen fiillerin işlendiğinin tespit edilmesi durumunda fiilin işlendiği tarih esas alınarak ceza verme yetkisinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığının tespit edilmesi varılacak sonuca göre de dava konusu işlemin hukuka uygunluğunun değerlendirilmesi gerektiği konusunda idare mahkemesini yönlendirmelidir.
İdare mahkemesince davacı hakkında disiplin cezası tesis edilmesine neden olan dosya içeriği fiillerin davacı tarafından işlenip işlenmediğinin ve bu fiillerin disiplin cezasını gerektirip gerektirmediğinin başka bir ifadeyle öncelikle fiilin sübuta erip ermediğinin incelenmesi isnat edilen fiillerin işlendiğinin tespit edilmesi durumunda fiilin işlendiği tarih esas alınarak ceza verme yetkisinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığının tespit edilmesi gerekir.
Emniyet Genel Müdürlüğü YDK Kararnın İptali Kime Açılır
Emniyet Genel Müdürlüğü ydk kararının iptali davasında davalar Emniyet Genel Müdürlüğüne karşı açılacaktır. Anlaşılacağı üzere emniyet genel müdürlüğü ydk kararının iptali davasında davalı olarak Emniyet Genel Müdürlüğü gösterilecektir.
Emniyet Genel Müdürlüğü YDK Kararının iptali Davası Hangi Mahkemede Açılır
Emniyet genel müdürlüğü ydk kararının iptali davasında görevli mahkeme idare mahkemesidir. Emniyet genel müdürlüğü ydk kararı idari bir işlem olduğundan ve idari işlemin iptali davalarında görevli mahkemeler idare mahkemesi olduğundan mütevellit davalar idare mahkemesinde açılacaktır.
Emniyet Genel Müdürlüğü YDK Kararı İptali Davası Nerede Açılır
Emniyet Genel Müdürlüğü YDK kararı iptali davasında yetkili mahkeme davacının son görev yaptığı yerin bulunduğu yerdeki idare mahkemesidir. Örneğin Van'da çalışan polis memuru ydk kararı ile meslekten çıkarma kararı ile tecziye edilmiş ise bu dava Van İdare Mahkemesinde açılacaktır.
Emniyet Genel Müdürlüğü YDK Kararı İptali Davasında Yürütme Durdurma Talep Edilir mi
Emniyet Genel Müdürlüğü YDK kararının iptali davasında yürütme durdurma da talep edilebilir. Yürütme durdurma talebine ilişkin talepler için ayrı bir dava açılmasına gerek yoktur. Nİtekim yürütme durdurma talebi idari işlemin iptali davası ile birlikte talep edilebilir. Yürütme durdurma talebi ve yürütme durdurma talebinin reddine ilişkin karara itiraz için harç yatırılması zorunludur. Yürütme durdurma talebi mahkeme tarafından kabul edilir ise kişinin tekrar göreve dönüşü sağlanır. Ancak reddi durumunda red kararının tebliğinden itibaren 7 gün içinde Bölge idare mahkemesine itiraz edilebilir. Bölge idare mahkemesinin verdiği kararlar kesindir.
BUNU DA BİL; İdare hukukunda yürütmenin durdurulması ile ilgili ayrıntılı makale için idare hukukunda yürütmenin durdurulması başlıklı makalemizi okumanızı tavsiye ederiz.
Emniyet Genel Müdürlüğü YDK Kararının İptali Davasında Duruşma Nasıl Olur
Emniyet genel müdürlüğü ydk kararınn iptali davasında duruşma da talep edilebilir. İdari davalarda duruşma talep edilmeden duruşma yapılmaz. Mahkeme duruşma talebi olmadan kendiliğinden duruşma yapmaz. Duruşma talep eden taraf duruşma harcını da yatırmalıdır. Duruşmalarda zabıt katibi olmadığından duruşma tutanağı düzenlenmez. Taraflar savunmalarını yapar ve huzurda hakimler tarafından dinlenir.
Emniyet Genel Müdürlüğü YDK Kararının İptali Davasında Zamanaşımı
Emniyet genel müdürlüğü ydk kararının iptali davasında kararın ilgiliye tebliğinden itibaren 60 gün içinde dava açılması gerekir. Süreyi geçirdikten sonra açılan davalarda itiraz olmasa dahi mahkeme kendiliğinden süre aşımından red kararı verebilecektir. Sürelerin hesabı önemlidir ve bu davaların alanında uzman bir idari dava avukatı vasıtası ile takibi tavsiye edilir.
Emniyet Genel Müdürlüğü YDK Kararının İptali Davasında Yoksun Kalınan Parasal Haklar
Emniyet genel müdürlüğü ydk kararının iptali davasında yoksun kalınan parasal haklar da istenebilir. Nitekim polis memuru mesletken çıkarılma kararından sonra davanın kazanılmasına kadar geçen sürede işsiz ve maaşsız kalacağından yoksun kalınan parasal hakların da davada faizleriyle birlikte istenmesi gerekmektedir.
Emniyet Genel Müdürlüğü YDK Kararının İptali Davasında Avukata Vekelet Nasıl Verilir?
Emniyet Genel Müdürlüğü YDK kararının iptali davasında avukata vekalet vermek için öncelikle avukatın bilgilerinin alınması ve bu bilgilerle notere gidilmesi gerekir. Noterde avukatın bilgileri verildikten sonra avukat adına genel dava vekaletnamesi çıkartılır ve altı hem kişi hem de noter tarafından onaylanır ve mühürlenir. Bu işlemlerden sonra vekaletname avukata teslim edilir ve avukat vekaletnameyi davaya sunar ve davanın tüm aşamalarını takip edebilir.
Emniyet Genel Müdürlüğü YDK Kararının İptali Davasında Harç ve Masraflar
Emniyet Genel Müdürlüğü YDK Kararının İptali Davasında harç ve masrafların davanın açılması sırasında davacı tarafından yatırılması şarttır. Harç ve masrafların yatırılmaması ya da eksik olması davanın reddedilmesine sebebiyet verecektir. Mahkeme eksik harç ve masraf görürse bunun tamamlanması için davacıya süre verir. Davacı verilen süre içersinde harcı yatırmak zorundadır. Harç ve masraflar davanın kazanılması ile birlikte davacıya iade edilecektir.
Meslekten çıkarma kararları bakımından milli savunma bakanlığına bağlı olan kişiler hakkında uygulanacak meslekten çıkarma işlemi ile 7068 sayılı kanuna tabi olanlar bakımından uygulanacak olan meslekten çıkarma kararları birbirlerinden farklı ve usul olarak da değişik özellikler barındırmakta. Bundan önce şunları ifade edeyim meslekten çıkarma kararları tabi ki de kişinin hem kendisi hem de ailesi için önemli etkenler barındırmakta. Yani personel meslekten çıkarma kararı ile tecziye ediliyor ise bu durum hem ekonomik özgürlüğünü hem de ailevi yaşantını oldukça fazla etkilemekte. Her meslekten çıkarma kararı tabi ki de hukuka uygun olacak diye bir kaide olmadığından; kanun hem disiplin soruşturması aşamasında hem disiplin kovuşturması aşamasında hem de ceza verildikten sonra yargı aşamasında kişilerin itiraz etme haklarını düzenlemiştir. Özellikle 6413 sayılı kanunda direkt olarak meslekten çıkarmadan bahsedilmemiş silahlı kuvvetlerden ayırma cezası olarak düzenleme yeri bulmuş. İkisi de farklı ifade edilmiş ise de sonuçları aynı olmaktadır. 6413 sayılı yasada meslekten çıkarma sebepleri Ahlaki zayıflık, Hizmete engel davranışlarda bulunmak, Gizli bilgileri açıklamak, İdeolojik veya siyasi amaçlı faaliyetlere karışmak, uzun süreli firar etmek, Disiplinsizliği alışkanlık hâline getirmek, İffetsiz bir kimse ile evlenmek veya böyle bir kimse ile yaşamak, Gayri tabii mukarenette bulunmak, Terör örgütleriyle ilişkisi olmak olarak belirtilmiştir. Uygulamada en fazla karşılaşılan geniş bir yelpazeyi içine alacak şekilde düzenleme yeri bulmuş olan ahlaki zayıflık ile disiplinsizliği alışkanlık haline getirme meslekten çıkarma cezasını gerektiren disiplinsizliklerdendir.
Aynı şey egm personeli olan polislerin de meslekten çıkarma cezaları için geçerli olup Jandarma genel komutanlığı personeli ile ilgili 7068 sayılı kanun uygulanmaktadır.
Meslekten Çıkarma Danıştay Kararları
Meslekten Çıkarma Zamanaşımı Danıştay Kararı
(Yetkisini veya Nüfuzunu Kendisine veya Başkalarına Çıkar Sağlamak Amacıyla Kullanmak Danıştay Kararı)
Dosyanın incelenmesinden; … günü 155 ihbar hattını arayan O.Y. isimli şahıs tarafından; davacının, kendisini özel harekat polisi yapacağını söyleyerek kendisinden para aldığı ve tekrar para istediği yönünde ihbarda bulunulması üzerine, davacı hakkında başlatılan disiplin soruşturması neticesinde düzenlenen .. günlü raporda, her ne kadar davacının parayı aldığına dair somut bir delil yok ise de vermiş olduğu çelişkili ifadelerden resmi sıfatının gerektirdiği saygınlığı ve güven duygusunu sarsacak eylem ve davranışlarda bulunduğu sonucuna varıldığı belirtilerek "Hizmet dışında resmi sıfatının gerektirdiği saygınlığı ve güven duygusunu sarsacak eylem ve davranışlarda bulunmak" fiilinin karşılığı "6 Ay Kısa Süreli Durdurma" cezası ile tecziye edilmesi yönünde teklif getirildiği; İl Disiplin Kurulunun … günlü, … sayılı kararıyla davacının işlediği fiilin sübuta erdiği ve disiplin yönünden kusurlu olduğu tespit edildiğinden bahisle "Yetkisini veya nüfuzunu kendisine veya başkalarına çıkar sağlamak amacıyla ya da kin ve dostluk gibi nedenlerle kötüye kullanmak" fiilinin karşılığı meslekten çıkarma cezası teklifiyle dosyanın … gönderilmesine karar verildiği; … Yüksek Disiplin Kurulunca dava konusu … günlü, … sayılı kararla davacının işlediği fiil sübuta erdiğinden 7068 sayılı Kanun'un 8/6-ç maddesi uyarınca "Meslekten çıkarma" cezasıyla tecziye edilmesine karar verildiği, anılan kararın … günlü Bakan onayı ile kesinleştiği anlaşılmaktadır. Yukarıda yer verilen mevzuatta, disiplin cezasını gerektiren fiillerin işlendiği tarihten itibaren iki yıl içinde disiplin cezası verilmediği takdirde ceza verme yetkisinin zamanaşımına uğrayacağı düzenlenmiştir. Dosyada yer alan bilgi ve belgelerin değerlendirilmesinde, davacıya isnat edilen disiplin cezasına konu eylemlerin …. tarihlerinde gerçekleştiği, … tarihinden itibaren en geç iki yıl içinde söz konusu eylem nedeniyle disiplin cezası uygulanabilecek olmasına karşın belirtilen tarihten itibaren iki yıllık süre geçtikten sonra, … tarihli Bakan Olur'lu dava konusu işlemin tesis edildiği görülmektedir. Her ne kadar Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulunca, fiilden itibaren 2 yıllık ceza zamanaşımı süresi içerisinde 02/10/2018 tarihli karar ile davacının meslekten çıkarılmasına karar verilmiş ise de; 7068 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Kabul Edilmesine Dair Kanun'un "Emniyet teşkilatı disiplin kurullarınca verilen kararların kesinleşmesi" başlıklı 18. maddesinde, Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulu kararlarının Bakanın onayıyla kesinleşeceğinin hükme bağlandığı görüldüğünden, dava konusu disiplin cezasının Bakan onayı tarihi itibarıyla verilmiş olduğu açıktır. Bu durumda davacıya isnat olunan fiilin işlendiği tarihten itibaren iki yıllık disiplin cezası verme yetkisi zamanaşımı süresi geçirildikten sonra tesis edilen işlemde hukuka uygunluk, dava konusu işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin kararda sonucu itibarıyla hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/9903 E. , 2022/1478 K.
Disiplin cezaları, kamu hizmetinin gereği gibi yürütülmesi bakımından kamu görevlilerinin mevzuat uyarınca yerine getirmek zorunda oldukları ödev ve sorumlulukları ifa etmemeleri veya mevzuatta yasaklanan fiillerde bulunmaları durumunda uygulanan yaptırımlar olup, memurların özlük hakları üzerinde doğrudan ve önemli sonuçlar doğurmaları sebebiyle subjektif ve bireysel etkileri bulunduğu gibi, kamu görevinin gereği gibi sürdürülmesi ve kamu düzeninin sağlanması bakımından objektif ve kamusal öneme sahiptirler. Bu nedenle, disiplin cezası verilebilmesi için öncelikle isnat edilen kusurlu halin veya fiilin tespiti gerekmektedir. Kusurlu halin veya fiilin tespitinden kasıt ise, disiplin cezasına konu edilen fiil veya halin zamanı, yeri, şekli gibi tüm unsurlarının ortaya konulması, böylelikle fiilin kim tarafından, ne zaman, nerede ve ne şekilde işlendiğinin net ve açık bir şekilde belirlenmesidir.
Öte yandan, yukarıda metnine yer verilen hükümle düzenlenen ve ilgililer bakımından güvence niteliği taşıyan zamanaşımı süreleri, kamu düzenine ilişkin olmaları nedeniyle uyulması zorunlu süreler olduğundan, disiplin cezasını gerektiren fiil tespit edilip, söz konusu fiilin işlenip işlenmediğinin ortaya konulması ve fiilin işlendiği tarihten itibaren iki yıllık zamanaşımı süresinin geçirildiğinin tespit edilmesi durumunda zamanaşımı nedeniyle disiplin cezası verilmemesi gerekmektedir.
Nitekim, soruşturma dosyasının, isnat edilen fiilin hiç işlenmediği gerekçesiyle işlemden kaldırılması ile zamanaşımı sebebiyle işlemden kaldırılmasının ilgili kamu görevlisi yönünden hukuki etki ve sonuçlarının birbirinden farklı olacağı kuşkusuzdur. Zira, hukuk âleminde var olmayan ve hiç gerçekleşmemiş bir fiil hakkında ceza verme yetkisinin zamanaşımına uğradığından bahsetmek mümkün değildir. Bu durumda, Bölge İdare Mahkemesince; zamanaşımı nedeniyle işlemden kaldırılmış dosya içeriği fiillerin davacı tarafından işlenip işlenmediğinin, işlenmiş ise hangi tarihte işlendiğinin ve bu fiillerin meslekten çıkarma cezasını gerektirip gerektirmediğinin, başka bir ifadeyle öncelikle, fiilin sübûta erip ermediğinin incelenmesi, isnat edilen fiillerin işlendiğinin tespit edilmesi durumunda, fiilin işlendiği tarih esas alınarak ceza verme yetkisinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığının tespit edilmesi, varılacak sonuca göre de dava konusu işlemin hukuka uygunluğunun değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu itibarla, davacının meslekten çıkarma cezasını gerektiren fiilinin sübûta erip ermediği irdelenmeden üzerine atılı fiiller nitelenerek yapılan değerlendirme sonucunda tesis edilen dava konusu disiplin kurulu kararında hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddine ilişkin Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır. Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/2910 E. , 2022/42 K.
Eksik Soruşturma Raporu ile Meslekten Çıkarma Kararı Verilemez
Uyuşmazlık konusu olayda; davacıya isnad edilen eylemin, gizli tutulması zorunlu olan ve görevi ile ilgili bulunan bilgi ve belgeleri görevli ve yetkili olmayan kişilere açıklamak olduğu, bu eylemin de davacının şube müdür yardımcısı olduğu şubede görevli polis memuru M..S.A tarafından dijital verilerin bulunduğu depolama aygıtının Pol-Net network bağlantısının yapılması suretiyle iştirak halinde işlendiği kanaatiyle disiplin cezası verildiği, bununla birlikte, anılan depolama aygıtının sisteme bağlantısının yapıldığı tarihin 13 Kasım 2013 olduğu, davacının ise 11 Kasım - 15 Kasım 2013 tarihleri arasında geçici olarak başka bir yerde görevli olduğu, bu durumu soruşturmacıya verdiği ifadesinde de belirtmesine karşın bu konuda herhangi bir değerlendirme yapılmadığı, soruşturma raporunda da, anılan eylemin davacının bilgisi ve emriyle işlendiği konusunda soruşturmacıların da net bir kanıya varamadığı görülmüş olup, söz konusu fiillerin işlenmesinde davacının şube müdür yardımcısı sıfatıyla iştirakinin bulunması hali ile gözetim ve denetimde ihmalinin bulunması halinin farklı disiplin cezalarını gerektirdiği dikkate alındığında, soruşturmanın bu bakımdan eksik yapıldığı sonucuna varılmıştır.
Bu durumda, disiplin cezasına konu eylemin gerçekleşmesinde, davacının ne tür bir kusurunun (kasıt/ihmal) bulunduğu hususlarının kesin, net ve hiç bir şüpheye yer vermeyecek şekilde ortaya konulması gerekmekte iken, bu hususları içermeyen eksik soruşturma raporuna dayalı olarak davacı hakkında tesis edilen dava konusu disiplin cezasında hukuka uyarlık, davanın reddi yolunda verilen Bölge İdare Mahkemesi kararında ise hukuki isabet bulunmamaktadır. Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/9467 E. , 2022/1459 K.
Meslekten Çıkarma İptal Davalarında Sonradan Yürürlüğe Giren Mevzuat Uygulanır
Dolayısıyla, fiilin işlendiği tarih itibarıyla yürürlükte bulunan mevzuat ile daha sonra yürürlüğe giren mevzuat hükümleri farklı ise, disiplin cezası ile cezalandırılacak olan kişilerin lehine olan mevzuat hükmü dikkate alınmalıdır. Uyuşmazlıkta, Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 8/23 maddesinde düzenlenen disiplin cezası, 08/03/2018 günlü, 30354 (Mükerrer) sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve emniyet teşkilatı mensuplarına ilişkin disiplin kurallarını yeniden düzenleyen 7068 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Kabul Edilmesine Dair Kanun'un 8/5-ç-3 maddesinde belirtilen disiplin cezası ile karşılaştırıldığında, 7068 sayılı Kanun ile uyuşmazlık konusu olayda davacı tarafından işlenen fiile uygulanacak temel ceza bakımından davacı lehine bir düzenleme getirildiği görüldüğünden, davacı lehinde olan düzenleme dikkate alınarak uyuşmazlık hakkında yeniden bir karar verilmesi gerektiğinden, davanın reddi yönünde verilen İdare Mahkemesi kararının bozulması gerekmektedir. Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/18995 E. , 2022/855 K.
Meslekten Çıkarma Cezası Gerekçesi Kesin Delillerle İspatlanmalıdır
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : ... İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; davacının gazino kiralayıp çalıştırmak suretiyle kazanç sağladığı ve Türk Ticaret Kanunu'na göre tacir veya esnaf sayılmasını gerektirecek bir faaliyette bulunduğu hususunun her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delillerle ortaya konulamadığının anlaşıldığı, üzerine atılı anılan eylem nedeniyle davacının meslekten çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle işlemin iptaline hükmedilmiştir. Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/17026 E. , 2022/524 K.
Meslekten Çıkarma Davalarında Beraat Kararının Uygulanması Gerektiği
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : ... İdare Mahkemesinin ... günlü, E:..., K:... sayılı kararıyla; olayda, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından verilen 60392/08 Başvuru Numaralı kararda özetle; hem cezai hem de idari soruşturmanın aynı vaka üzerine kurgulanmasının kaçınılmaz olduğu vurgulanmakla birlikte farklı neticelenebilecekleri, Disiplin Tüzüğü'nde bir adli suçun (tecavüz ya da cinsel istismar suçu) işlenmiş olmasının idari müeyyideye tabi kılındığı, suçu saptama yetkisinin ise ilgili ceza mahkemesinde olduğu, ilk derece idare mahkemesinin henüz kesinleşmiş bir mahkeme kararı yokken, başvurucuyu mezkur suçla itham eder bir dil kullanmasının AİHS 6/2. maddesi kapsamında masumiyet karinesini ihlal ettiği, öte yandan idare mahkemesinin kararından sonra başvurucunun ceza yargılamasında beraat ettiği göz önüne alındığında, idari yargılamanın temyiz aşamasında Danıştayın gerekçeyi değiştirip idari ve adli yargı arasındaki çelişkiyi giderme imkânı varken, bu konuda sükût etmesinin (kararı matbu gerekçeyle onamasının) da aynı fıkra kapsamında masumiyet karinesini ihlâl ettiğine hükmedildiği, bu durumda, Ankara İl Emniyet Müdürlüğünde komiser olarak görev yapan davacıya Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulunun ... günlü, ... sayılı kararı ile Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü'nün 8/6 ve 8/7 maddeleri uyarınca meslekten çıkarma cezası verilmesine ilişkin işleme esas olan fiili nedeniyle yargılandığı ... Ağır Ceza Mahkemesindeki davada, anılan Mahkemenin ... günlü, E:..., K:... sayılı kararı ile tüm suçlamalardan beraat ettiği görülerek dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşıldığı, öte yandan; Anayasa'nın 125. maddesi gereğince, davacının yoksun kaldığı parasal ve özlük haklarının (davacının açıkta olduğu sürede başka bir işte gelir getirici faaliyette bulunup bulunmadığının idarece saptanıp, bu miktarın davacının yaşı da göz önünde bulundurularak normal şartlar altında emekli olacağı tarihe kadar alması gereken maaş miktarından mahsup edildikten sonra) tarafına ödenmesi gerektiği; uyuşmazlıkta, davacının ... Ağır Ceza Mahkemesi nezdinde görülen davada beraat ettiği anlaşılmakla birlikte, idare tarafından dava konusu işlemin tesisi sırasında eldeki mevcut delillere göre meslekten çıkarma cezasının tatbik edildiği, bu kapsamda idareye atfedilebilecek ve manevi tazminata hükmedilmesinin ön koşullarından olan ağır hizmet kusurunu oluşturacak bir zeminin mevcut olmadığı, yanı sıra Mahkememizce davacının parasal ve özlük haklarının da ödenmesine karar verilmesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesince davacının manevi tazminat talebinin reddedilerek Sözleşmenin 6/2. maddesinin ihlâl edildiğinin tespit edilmesinin yeterli bir manevi tatmin aracı olduğunun belirtilmesi nedeniyle, manevi tazminat talebinin reddi gerektiği sonucuna ulaşıldığı gerekçesiyle yargılamanın yenilenmesi isteminin kabulü ile dava konusu işlemin iptaline, davacının özlük ve parasal haklarının (davacının açıkta olduğu sürede başka bir işte gelir getirici faaliyette bulunup bulunmadığının saptanarak, bu miktarın davacının yaşı da göz önünde bulundurulup normal şartlar altında emekli olacağı tarihe kadar alması gereken maaş miktarından mahsup edildikten sonra) tarafına ödenmesine, manevi tazminat isteminin reddine hükmedilmiştir. Bölge İdare Mahkemesi Kararının Özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararı hukuk ve usule uygun bulunarak, istinaf başvurusunun reddine hükmedilmiştir. Temyiz isteminin reddi ile Bölge İdare Mahkemesi kararının kaldırılması, usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının, disiplin hukukunda yer alan ''tipiklik'' şartının gerçekleşmediğinden bahisle davacının anılan maddeler uyarınca meslekten çıkarma cezası ile cezalandırılmasına yönelik olarak tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle onanması gerektiği düşünülmektedir. Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/7984 E. , 2022/556 K.
Polis Meslekten Çıkarma Cezası Danıştay Kararı
İl Emniyet Müdürlüğü emrinde polis memuru olarak görev yapan davacının, "genelev ya da tek başına fuhuş yapılan yerlerde, bar, pavyon, gazino vb. yerlerde çalışan kadınlarla ya da çevresinde iffetsizlikle tanınan kadın ya da erkeklerle karı-koca gibi yaşamak ya da ilişki kurmak" fiilini işlediğinden bahisle Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 8/16. maddesi uyarınca meslekten çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin 05/08/2015 günlü, 340 sayılı işlemin iptali ile işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
Ceza hukuku kökenli bir ilke olan; ancak zaman içinde hukukun tüm dallarında geçerli bir ilke olarak benimsenen lehe olan hükmün uygulanması ilkesi; işlendiği zamanın hukuki normları uyarınca suç sayılan bir fiilin sonradan yürürlüğe giren bir düzenleme ile suç olmaktan çıkarılmış bulunması veya sonradan yürürlüğe giren düzenlemenin suçun işlendiği zaman mevcut olan düzenlemeye göre suçlunun lehine sonuçlar doğurması durumunda, failin lehine olan sonraki normun daha önce işlenmiş olan fiillere uygulanmasını öngörmektedir.
İdare hukuku alanında, kural olarak idari işlemlerin yargısal denetimi tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan mevzuata göre yapılmakta ise de, yukarıda yer verilen lehe olan normun uygulanması ilkesinin disiplin cezaları yönünden de geçerli olduğunun kabulü gerekmektedir. Dolayısıyla fiilin işlendiği tarih itibarıyla yürürlükte bulunan mevzuat ile daha sonra yürürlüğe giren mevzuat hükümleri farklı ise disiplin cezası ile cezalandırılacak olan kişilerin lehine olan mevzuat hükmü dikkate alınmalıdır. Yukarıda yer verilen ve davacının eylemine karşılık gelen eski düzenleme ile yeni düzenleme birlikte incelendiğinde, madde metninden de anlaşıldığı üzere, davacının Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü'nün 8/16. maddesinde yer alan ceza ile cezalandırılmasına temel olan disiplin suçunun, sonraki tarihli Kanun ile fiilin çerçevesi daha daraltılarak yeniden düzenlendiği görülmektedir. Bu durumda, davacının disiplin cezası ile cezalandırılmasına temel olan eyleminin sınırlarının belirlenmesinde mevcut hukuki durum itibarıyla lehe düzenleme yapılmış olması ve "suç ve cezada lehe olan kuralın uygulanması" kuralının disiplin yaptırımları yönünden de geçerli bir ilke olması karşısında, mevzuat değişikliği ile oluşan yeni hukuki durum uyarınca, dava konusu disiplin cezasının dayanağı Tüzük hükümleri ile 7068 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Kabul Edilmesine Dair Kanun hükümlerinin karşılaştırılması ve davacı lehine olan hüküm dikkate alınarak bir karar verilmesi gerekmektedir. Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/2736 E. , 2022/1272 K.
Somut Bilgi ve Belge Olmadan Meslekten Çıkarma Cezası Verilemez
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : Danıştay Beşinci Dairesinin anılan bozma kararına uyularak .... İdare Mahkemesince verilen temyize konu kararla; her ne kadar davacının D.G. isimli kadınla ilişki içerisinde olduğu tartışmasız ise de, adı geçen kadının belirtilen dönemde iffetsiz olarak tanındığına ilişkin somut bir bilgi ve beyanın bulunmadığı dikkate alındığında; davacının, çevresinde iffetsizlikle tanınan kadınla karı-koca gibi yaşamak fiilini işlediği kabul edilerek Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü'nün 8. maddesinin 16. fıkrası uyarınca "meslekten çıkarma" cezası ile cezalandırılmasında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/2284 E. , 2022/1276 K.
Meslekten Çıkarma Cezası Emsal Karar
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : ... İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; davacının gazino kiralayıp çalıştırmak suretiyle kazanç sağladığı ve Türk Ticaret Kanunu'na göre tacir veya esnaf sayılmasını gerektirecek bir faaliyette bulunduğu hususunun her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delillerle ortaya konulamadığının anlaşıldığı, üzerine atılı anılan eylem nedeniyle davacının meslekten çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle işlemin iptaline hükmedilmiştir. Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/17026 E. , 2022/524 K.
Meslekten Çıkarma Cezası Suç Delillerini Saklama
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : Danıştay Onikinci Dairesinin anılan bozma kararına uyularak dosyanın esasının incelenmesi sonucu … İdare Mahkemesince verilen temyize konu kararla; olayda, davacı ile …. arasında geçen telefon görüşmesi esas alınarak disiplin cezası verilmiş ise de; davacı ile … arasında geçen telefon görüşmesinde, ...'nun "silahı sakladım zaten silah uçtu" şeklindeki cümlesinden, ...'nun silah ile adli olaya karışıp, suç delili olan silah ortadan kaybolduktan ve olay yerine polis ekiplerinin gelmesinden sonra davacıyı aradığının anlaşıldığı; bu durumda, bu görüşmenin suç aletinin saklanmasından sonra gerçekleşmesi nedeniyle, davacıya atfedilen suç delillerini yok etmek, bilerek isteyerek yok olmasına neden olmak ya da saklamak, saklanmasına yardımcı olmak gibi bir eyleminden bahsedilemeyeğinden dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle işlem iptal edilmiştir.Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/2265 E. , 2022/111 K.
Tek Başına Tanık İfadeleri İle Meslekten Çıkarma Cezası Verilemez
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: Bozma kararına uymak suretiyle verilen … İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; uyuşmazlık konusu olayda, davacı ile birlikte görev yapan diğer dalgıç personelin farklı zamanlarda birlikte dalış yapmışlar gibi dalış kayıtlarını düzenledikleri, davacının bir kaç görev dalışı dışında dalış yapmadığı, emrinde görevli dalgıç personelle birlikte gittikleri görevlerde ekip halinde dalış yapmaları gerekirken personele dalış yaptırdığı, kendisinin üzerinde dalgıç kıyafeti olmadan kıyıda beklediği, görev akabinde dalış yapmış gibi dalış defterine işlettirip imzalatmak suretiyle dalış tazminatı aldığı iddialarına ilişkin olarak yürütülen soruşturma kapsamında sadece tanık beyanlarına dayanılarak sonuca varıldığı, tanık beyanları dışında herhangi bir delil ortaya konulamadığı, dolayısıyla subjektif niteliği ön planda olan tanık beyanlarına dayanılarak davacı hakkında tesis edilen disiplin cezasının her türlü şüpheden uzak bir şekilde ortaya konulamadığı anlaşılmış olup, varsayım ve çıkarım yoluyla disiplin cezası verilemeyeceği genel ilkesi karşısında davacıya atfedilen eylemin tüm unsurları ile gerçekleşmediği sonucuna ulaşıldığı, kaldı ki, davacı hakkında resmi belgede sahtecilik ile kamu kurum ve kuruluşları zararına dolandırıcılık suçlarından açılan kamu davası sonucunda … Ağır Ceza Mahkemesinin … günlü, E:…, K:.. sayılı kararı ile beraat kararı verildiği; bu durumda, davacıya isnat olunan dalış kayıtlarının düzenlenmesi ve dalış tazminatlarının ödenmesi konusunda yetkisini ve nüfuzunu kendisine çıkar sağlamak amacıyla kötüye kullandığı fiilinin her türlü şüpheden uzak, somut, kesin ve inandırıcı delillerle ortaya konulamadığı anlaşıldığından dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline hükmedilmiştir. Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/2381 E. , 2022/45 K.
Meslekten Çıkarma Cezasında Sözlü Savunma Hakkının İhlali Bozma Sebebidir
Dava Konusu İstem : Dava; 3. sınıf emniyet müdürü olarak görev yapan davacı tarafından, "kaçakçılık yapmak veya kaçakçılarla ilişki kurmak" fiilini işlediğinden bahisle Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 8/22 maddesi uyarınca "Meslekten Çıkarma" cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulunun …. günlü, ... sayılı kararının iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : ….. İdare Mahkemesinin …. günlü, E:…., K:… sayılı kararıyla; davacının disiplin kurulunda sözlü savunma yapma talebi ile ilgili olarak davacıya sözlü savunma hakkını kullanabilmesi için usulüne uygun tebligat yapılmadan ve usulüne uygun sözlü savunma hakkı verilmeden tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline hükmedilmiştir. Bölge İdare Mahkemesi Kararının Özeti : …. Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesinin temyize konu kararıyla; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu, kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığı belirtilerek, istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir. Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/10274 E. , 2021/5128 K.
Usüle Uygun Soruşturma Açılmadan Soruşturma Raporu Düzenlenmeden Meslekten Çıkarma Cezası Verilemez
Davacı, ...Jandarma Komando Özel Harekat Tabur Komutanlığında jandarma uzman çavuş olarak görev yapmakta iken, "mesleğin onur ve saygınlığını zedeleyici veya amir ya da üstlerinin eylem ve işlemlerini olumsuz yönde eleştirici nitelikte tek başına veya topluca bildiri dağıtmak ya da basın, haber ajansları, radyo ve televizyon kurumları ve diğer iletişim kanalları vasıtasıyla kamuoyuna yönelik bilgi, yazı ve demeç vermek" filini işlediğinden bahisle 682 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 8. maddesinin 6. fıkrası (ü) alt bendi uyarınca "Meslekten Çıkarma" cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle dava açmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : .... İdare Mahkemesince verilen ...günlü, E:..., K:...sayılı kararla; davacının soruşturma aşamasında usulüne uygun savunmasının alınmadığı, daha sonra tebliğ edilen savunma istem yazısının usulüne uygun ilk savunmaya yönelik olarak değerlendirilmesi gerektiği, bu kapsamda "son savunma" olarak değerlendirilecek nitelikte ayrıca yazılı ve sözlü savunma yapması hususunda davacıya yeni bir çağrı yapılmadığı ve davacının son savunmasının alınmadığı, bu durumda, ilgili mevzuat hükümleri uyarınca hakkında meslekten çıkarma cezası teklif edilen davacı hakkında son savunması alınmadan tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline hükmedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi Kararının Özeti : ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesinin temyize konu kararıyla; ilgililerin soruşturma esnasında savunmalarının alınmasının zorunlu olmadığı, soruşturma esnasında savunmanın alınabileceği gibi yetkili disiplin amiri veya disiplin kurulunca da savunma alınabileceği, meslekten çıkarma cezalarında ise soruşturmacı tarafından savunma alınmış olsa bile yetkili disiplin kurulunca ilgiliye savunmaya ilişkin mevzuatta öngörülen hakları da hatırlatılmak suretiyle ilgilinin savunmasının alınmasının gerektiği, meslekten çıkarma cezalarında yetkili disiplin kurulunun İl Jandarma Disiplin Kurulu olduğu, Jandarma Genel Komutanlığı Yüksek Disiplin Kurulunun kararının ise İl Jandarma Disiplin Kurulu kararına ilişkin görüş olduğu, bu nedenle ilgilinin savunmasının İl Jandarma Disiplin Kurulu tarafından alınmasının gerektiği, Jandarma Genel Komutanlığı Yüksek Disiplin Kurulunca ayrıca savunma alınmasına gerek olmadığı; 28/02/2017 tarihinde tebliğ edilen ...Valiliği İl Jandarma Disiplin Kurulu Başkanlığının ...günlü, ...sayılı ve savunma konulu yazısı ile davacıdan usulüne uygun olarak savunmasının istenildiği, davacı tarafından savunmasının verildiği, Ağrı İl Jandarma Disiplin Kurulunun ...günlü, ...sayılı kararı ile de davacının meslekten çıkarma cezası ile tecziyesine karar verildiği, davacıya mevzuatta öngörülen usule uygun olarak savunma hakkının kullandırıldığı; olayda, davacıya isnat olunan eylemin dosyada yer alan tahkikat raporu ve davacının ifadesindeki ikrarı ile de sabit olduğu; davacı tarafından eylem tarihinden sonra yürürlüğe giren KHK uyarınca hakkında meslekten çıkarma cezası uygulandığı iddia edilmekte ise de, 682 sayılı KHK'nin dava konusu işlem tarihinde yürürlükte olan Geçici 1. maddesinin 2. fıkrası uyarınca işlem tesis edilmiş olduğu, eylem tarihi itibarıyla davacının tabi olduğu 6413 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Kanunu'nun 20/1-c maddesi ve işlem tarihi itibarıyla 682 sayılı KHK'nin 8/6-ü maddesine göre, davacının sabit olan eyleminin karşılığı meslekten çıkarma cezası ile tecziyesi olduğundan, bu hususun dava konusu işlemi tek başına sakatlamayacağı, davacının meslekten çıkarma cezası ile tecziyesine ilişkin dava konusu işlemde mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı idarelerin istinaf başvurusunun kabulüne, ....... İdare Mahkemesinin ...günlü, E:..., K:...sayılı kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, disiplin kurulu toplantı gününün tebliğ edilmediği ve kurulda savunma yapma, tanık dinletme, vekille temsil edilme hakkı tanınmadığı, disiplinsizlik suçunun işlendiğinin iddia edildiği 06/10/2016 tarihi ile idari soruşturmanın yapıldığı tarihte 6413 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanunu'nun yürürlükte olduğu, anılan Kanun'da meslekten ayırma cezasını gerektiren disiplinsizlikler içerisinde üzerine atılı suçun yer almadığı, sonradan yürürlüğe giren KHK'nin olaya uygulanabilmesinin mümkün olmadığı, Bölge İdare Mahkemesinin lehe düzenleme bakımından yaptığı değerlendirmenin hukuki yönden hatalı olduğu, günümüz koşullarında internete bir verinin nereden/hangi bilgisayardan yüklendiğinin yüklemenin yapıldığı bilgisayarın IP numarasına göre tespit edilebilmesinin mümkün olduğu, disiplin dosyasında bu yönde bir veri yokken, meslekten çıkarma gibi ciddi bir sonuç doğuran idari işlemin (personelin üzerine atılı disiplin suçunu delillendirmeden) hukuka aykırı olduğu, kurumuyla sorun yaşayan bir personel olmadığı gibi 8 adet takdirinin olduğu, sadece video çekimdeki sesin kendisine ait olması sebebiyle bu videoyu kendisinin internete yüklemiş olduğu şeklindeki varsayıma dayanan suçlamayı kabul etmediği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN CEVABI : Davalı idarelerce cevap verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince; Danıştay Beşinci Dairesi tarafından, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının "Ortak Hükümler" kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosyanın tekemmül ettiği görüldüğünden davacının yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmeksizin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Davacı 30/04/2015 tarihinde sözleşmeli jandarma uzman çavuş olarak göreve başlamıştır.
14/10/2016 tarihli Ağrı İl Jandarma Komutanlığı emriyle, 06/10/2016 tarihinde davacının görev yaptığı taburda görevli jandarma uzman çavuş S. Ç.'nin içtima alanında bölük komutanı tarafından tek başına tam teçhizatlı olarak yürütülmesi ve bu olayın kayıt altına alınarak sosyal medyada yayınlanmasıyla ilgili olarak inceleme ve araştırma yapmak üzere 3 kişiden oluşan idari tahkikat heyeti görevlendirilmiştir.
İdari tahkikat heyetince, 06/10/2016 tarihinde sosyal medyada yayınlanan videoda jandarma uzman çavuş S. Ç.'nin birlik içerisinde tek başına tam teçhizatlı olarak yürütülmesi hususuyla ilgili tim unsur komutanının, tim komutanının ve jandarma uzman çavuş S. Ç.'nin "bilgi alma tutanağı"yla, bölük komutanın ise "telefonla görüşme tutanağı"yla; 06/10/2016 tarihinde sosyal medyada yayınlanan videonun tarafınca yayınlandığı, yayınlama amacının ne olduğu hususuyla ilgili davacının "bilgi alma tutanağı"yla beyanları alınmıştır.
İdari tahkikat heyetince düzenlenen idari tahkikat raporunda, yukarıda bahsedilen beyanlara yer verildikten sonra değerlendirmeye geçilmiş ve video ile ilgili yapılan inceleme ve alınan ifadeler doğrultusunda, olayın sosyal medyada her ne kadar jandarma uzman çavuş S. Ç.'ye eziyet etme şeklinde yansıtılmışsa da alınan ifade ve beyanlarda ayak bileğini burkan personelin iyileştiğini beyan etmesi üzerine içtima alanında yürütülmesinin ayak bileğini güçlendirmek için eğitim amaçlı yapıldığı, personelin başına gelen rahatsızlıkla ilgili olarak tüm personelin kendisine yardımcı olduğu, tim ve bölük komutanınca hastaneye gitmesi yönünde telkinlerde bulunulduğu, personelin rahatsızlığı nedeniyle almış olduğu raporlarla ilgili kendisine kırıcı ya da incitici söz söylenmediği, meydana gelen olay dolayısıyla komutanları tarafından hakarete maruz kalmadığı, personelin bu olay dolayısıyla kimseden şikayetçi olmadığı, video çekimini yaparak olayı sosyal medyada paylaşan kişinin davacı olduğunun alınan ifadelerden anlaşıldığı, bütün bu hususlar göz önüne alındığında medyada durumun çok farklı bir şekilde yansıtıldığı, çıkan haberlerin asılsız olduğu, idarenin ve herhangi bir personelin kusurunun bulunmadığı, video çekimini yaparak olayı sosyal medyada paylaşan davacının eylemi nedeniyle gerekli yasal işlemin yapılması gerektiği kanaati belirtilmiştir.
Anılan raporun sonunda yer alan komutan kanaati kısmında ise davacı hakkında 682 sayılı KHK'nin 8/6-(ü) maddesi uyarınca işlem yapılması gerektiği belirtilmiştir.
28/02/2017 tarihli il jandarma disiplin kurulu üyesince davacının görev yaptığı tabura hitaben gönderilen ve aynı gün davacıya tebliğ edilen yazının ekindeki belgeyle davacıya, hakkında "mesleğin onur ve saygınlığını zedeleyici veya amir ya da üstlerinin eylem ve işlemlerini olumsuz yönde eleştirici nitelikte tek başına veya topluca bildiri dağıtmak ya da basın, haber ajansları, radyo ve televizyon kurumları ve diğer iletişim kanalları vasıtasıyla kamuoyuna yönelik bilgi, yazı ve demeç vermek" disiplinsizliğinden düzenlenen idari tahkikat raporunun il jandarma disiplin kuruluna gönderildiği, 657 sayılı Kanun'un 130 ve 682 sayılı KHK'nin 31. maddeleri uyarınca yazılı savunmasının alınmasına gerek duyulduğu, 7 gün içinde savunma yapmaması halinde savunma hakkından vazgeçmiş sayılacağı, savunma yapmak isterse bu süre içerisinde yazılı savunmasını teslim etmesi gerektiği, soruşturma evrakını inceleme, tanık dinletme, lehine olan bilgi ve belgelerin toplanmasını talep etme, disiplin kuruluna sözlü veya yazılı savunma yapma hakkının olduğu bildirilmiş ve bila tarihli ve "savunmamdır" başlıklı yazısıyla davacı tarafından savunma yapılmıştır.
24/03/2017 tarihli İl Jandarma Disiplin Kurulu Kararıyla, tahkikat raporunda bulunan bilgi ve belgeler ışığında, esasen eğitim amacıyla yaptırıldığı tespit edilen tam teçhizatlı yürütme işleminin kamuoyunda amacı dışında algılanmasına neden olacak şekilde kayda alınarak sosyal medyada yayınlandığının anlaşıldığı, söz konusu görüntüleri kaydettikten sonra sosyal medyada yayımlayan ve böylece kamuoyunda mesleğin onur ve saygınlığını zedeleyici yanlış bir algı oluşmasına neden olan davacının 682 sayılı KHK'nin 8/6-(ü) maddesi uyarınca meslekten çıkarma cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
30/04/2017 tarihinde vali tarafından, davacı hakkında verilen meslekten çıkarma cezası kararı değerlendirilmek üzere Jandarma Genel Komutanlığı Yüksek Disiplin Kuruluna gönderilmiştir.
18/08/2017 tarihinde İçişleri Bakanınca davacı hakkında verilen meslekten çıkarma cezasının onaylanması üzerine temyizen incelenen dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT :
Disiplin cezasına konu eylemin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan 6413 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanunu'nun 7. maddesinin 1. fıkrasında; "Maiyetinden birinin disiplinsizlik teşkil edebilecek bir fiilini veya mesleğe aykırı tutum ve davranışını herhangi bir şekilde öğrenen disiplin amirleri, olayın araştırılması gerektiğine kanaat getirirse, yazılı olarak görevlendireceği soruşturmacılar vasıtasıyla ya da şahsen disiplin soruşturması yapar.";
Disiplin cezasının verildiği tarihte yürürlükte olan 682 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 14. maddesinin 1. fıkrasında; "Maiyetinden birinin disiplinsizlik teşkil eden bir fiilini veya mesleğe aykırı tutum ve davranışını herhangi bir şekilde öğrenen disiplin amirleri, olayın araştırılmasının gerektiğine kanaat getirirse bizzat ya da yazılı olarak görevlendireceği soruşturmacılar vasıtasıyla disiplin soruşturması yapar." düzenlemelerine yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bilindiği üzere, disiplin cezaları, kamu hizmetinin gereği gibi yürütülebilmesi için kamu görevlilerinin mevzuat uyarınca yerine getirmek zorunda oldukları ödev ve sorumlulukları ifa etmemeleri veya mevzuatta yasaklanan fiillerde bulunmaları durumunda uygulanan yaptırımlar olup, kişilerin özlük hakları üzerinde doğrudan ve önemli sonuçlar doğurmaları sebebiyle subjektif ve bireysel etkileri bulunmakta ve kamu görevinin gereği gibi sürdürülmesi ve kamu düzeninin sağlanması bakımından objektif ve kamusal önem taşımaktadır.
Bu bakımdan, kamu görevlilerinin disiplin cezasıyla cezalandırılabilmeleri için, öncelikle, işlendiği ileri sürülen disiplin suçuna ilişkin olarak usulüne uygun soruşturma açılması, soruşturma aşamasında, olayın açıklığa kavuşması için, var ise tanık ifadeleri de alınarak kamu görevlisinin lehinde ve aleyhinde olan her türlü bilgi ve belgelerin toplanması, disipline aykırı davranış olarak nitelendirilen eylemin, hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde kanıtlanması durumunda, ilgilinin savunması da alınmak suretiyle, eylemine uygun olan disiplin cezasının uygulanması gerektiği kabul edilmektedir.
Gerek disiplin cezasına konu fiilin işlendiği gerekse dava konusu disiplin cezasının verildiği tarihte yürürlükte olan mevzuatta yer alan düzenlemeler uyarınca, maiyetinden birinin disiplinsizlik teşkil eden bir fiilini veya mesleğe aykırı tutum ve davranışını herhangi bir şekilde öğrenen disiplin amirlerinin, olayın araştırılmasının gerektiğine kanaat getirmeleri halinde bizzat ya da yazılı olarak görevlendireceği soruşturmacılar vasıtasıyla disiplin soruşturması yapacakları kurala bağlanmıştır.
Dava konusu uyuşmazlıkta, 06/10/2016 tarihinde davacının görev yaptığı taburda görevli jandarma uzman çavuş S. Ç.'nin içtima alanında bölük komutanı tarafından tek başına tam teçhizatlı olarak yürütülmesi ve bu olayın kayıt altına alınarak sosyal medyada yayınlanmasıyla ilgili olarak inceleme ve araştırma yapmak üzere idari tahkikat heyeti görevlendirilerek olayla ilgili inceleme ve araştırma yapılması istenilmiş ve bu doğrultuda ilgililerin beyanı alınarak idari tahkikat raporu düzenlenmiş ise de söz konusu incelemenin doğrudan davacı hakkında verilen disiplin cezasına konu eylemin araştırılması ve bu hususta gerekli inceleme ve araştırma yapılarak davacının kusurlu olduğunun tespiti halinde olayla ilgili soruşturma raporu düzenlenmesine yönelik olmadığı, yukarıda aktarılan olayla ilgili genel bir araştırmanın yapıldığı, idari tahkikatın genel olarak jandarma uzman çavuş S. Ç.'nin içtima alanında bölük komutanı tarafından tek başına tam teçhizatlı olarak yürütülmesi olayı üzerinden yürütüldüğü, bu olayın sosyal medyada yayınlanmasıyla ilgili olarak davacının kusurlandırıldığı veya bu eyleminin hangi disiplin cezasına konu olduğu hakkında bir açıklama veya bilgilendirme yapılarak usulüne uygun bir soruşturmanın yapılmadığı, olayla ilgili sadece davacının beyanının alındığı ve düzenlenen tahkikat raporunun il jandarma disiplin kuruluna iletilmesi üzerine davacının savunması alındıktan sonra dava konusu işlemin tesis edildiği görülmektedir.
Bu durumda; usulüne uygun soruşturma açılmadan, isnat edilen fiili her yönüyle ve şüpheye yer vermeyecek şekilde ortaya koyan soruşturmadan sonra hazırlanacak soruşturma raporu düzenlenmeden tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/8755 E. , 2021/4774 K.
Meslekten Çıkarma Cezasında Delillerin Önemi
Olayda, dava konusu meslekten çıkarma cezasına esas alınan davacıya isnat edilen fiillerin, davacı dışındaki üçüncü kişilerin telefon görüşmelerinin dinlenilmesi sonucu elde edilen tape kayıtlarından tespit edildiği ve bu tape kayıtlarının dışında başka bir tanık ifadesi veya somut delilin mevcut olmadığı, ayrıca, davacı hakkında uyuşmazlık konusu olaya esas fiilleri nedeniyle … Cumhuriyet Başsavcılığınca … soruşturma sayısı ile başlatılan soruşturma sonucunda … günlü, K:… sayılı karar ile, "davacı hakkında yürütülen soruşturmanın … sayılı soruşturma kapsamında tesadüfen elde edilen delillere istinaden başlatılmış olduğu ve soruşturmanın başından itibaren görevi kötüye kullanma suçundan yürütüldüğü, ön soruşturmanın bu suçtan yapıldığı, Eskişehir Valiliğince verilen soruşturma izninin bu suç nedeniyle verildiği, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 138. madde hükmü kaşısında, tesadüfen elde edilen delillerin ancak Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 135. maddesinde sayılan suçlardan birinin işlenmesi durumunda delil olarak kullanılabileceği, dolayısıyla Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 135. maddesinde sayılan katalog suçlardan olmayan görevi kötüye kullanma ve Vergi Usul Kanunu'na muhalefet suçlarında delil olarak kullanılamayacağı, bu delillerin kullanılmaması halinde ise görevi kötüye suçunu işlediğine dair yeterli delil olduğundan bahsedilemeyeceği gibi bu delillerin soruşturmada kullanılabileceği varsayılsa dahi, … plakaya tescil edilen aracın Özel Tüketim Vergisinin tamamının yatırılmış olduğu, dolayısıyla kamu zararı kalmadığı gibi, evrak kapsamına göre herhangi bir kişinin mağduriyetinin de söz konusu olmadığı, dolayısıyla mevcut delil durumuna göre atılı suçun yasal unsurlarının oluştuğundan bahsedilemeyeceği" gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, ayrıca, davacı hakkında tesis edilen disiplin cezasına esas tape kayıtlarının içeriğinde, davacının üzerine atılı fiili işlediğine ilişkin bir beyana da rastlanılmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, davacıya isnat edilen fiilin, davacı aleyhine tek başına delil olarak kullanılamayacak olan tapeler dışında, her türlü şüpheden uzak, kesin ve somut başka delillerle kanıtlanamadığı dikkate alındığında, davacıya Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 8/7. maddesi uyarınca verilen meslekten çıkarma cezasında hukuka uyarlık bulunmadığından, dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir. Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/14295 E. , 2021/4635 K.