İdari Yargıda İstinaf
İdari yargıda istinafa bir giriş yapacak olursak; İdari yargıda istinaf, hukuk mahkemelerinde ve ceza mahkemelerinde olduğu gibi bulunmaktadır. İdari yargıda istinaf süreleri adli ve hukuk davalarındaki süreler gibi değil, bilakis 30 günlük bir sürey
İçindekiler
İdari Yargıda İstinaf (Bölge İdare Mahkemesi)
İdari yargıda istinafa bir giriş yapacak olursak; İdari yargıda istinaf, hukuk mahkemelerinde ve ceza mahkemelerinde olduğu gibi bulunmaktadır. İdari yargıda istinaf süreleri adli ve hukuk davalarındaki süreler gibi değil, bilakis 30 günlük bir süreye tabidir. Örneğin idari işlemin iptali davasında verilen kararın tebliğinden itibaren 30 gün içinde bölge idare mahkemesine istinaf hakkı bulunmaktadır. İdare mahkemelerinde istinaf başvurusu, bölge idare mahkemesine gönderilmek üzere ilk derece mahkemesine yapılacaktır. Bölge idare mahkemeleri kararlarından hangilerinin kesin olacağı (hangi istinaf kararları temyiz edilemez?) kanunda yer almış olup kesin kararlar Danıştay temyiz yoluna kapalı olacaktır. Bu kararlara karşı Anayasa mahkemesi bireysel başvuru yoluna gidilebilir. Konu hakkında idari dava avukatından ayrıntılı bilgi almanızı da tavsiye ederiz. Şimdi Yukarıda yer verdiğimiz kısa girişi sırasıyla detaylandıralım.
İdari Yargıda İstinaf Var mı?
İstinaf kanun yolu 2577 sayılı idari yargılama usulü kanununda düzenlenmiştir ve bu kanun gereği ilk derece idari yargı mahkemeleri tarafından verilen kararlara karşı süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulabilir. İstinaf kanun yolunda ilk derece idare mahkemesi tarafından verilen kararlar tekrar incelenir ve hukuka uygun karar verilip verilmediği hukuki olarak tartışılır. İstinaf mahkemesi olan bölge idare mahkemesi kendisine yapılan istinaf başvurusunu hem maddi hem de hukuki yönlerden inceleyerek bir karar verecektir. İstinaf kanun yolunda istisnalar hariç olmak üzere temyiz yoluna başvuru yolu açıktır. Bu durum da idari yargıdaki istinaf başvurusunu itiraz başvuru yolundan ayıracaktır çünkü itiraz sonrası verilen kararlar kesindir temyiz incelemesi yoktur.
BUNU DA BİL; İdari işlemin iptal edilebilmesi için idari işlemin unsurlarının çok iyi bilinmesi şarttır. Bundan dolayı aşağıdaki videomuzu izlemenizi tavsiye ederiz.
Hangi Davalar İstinaf Edilemez?
İdari davalar bakımından istinaf kanun yolunun kapalı olduğu yani ilk derece mahkemesinin verdiği kararın kesin olduğu ve temyiz yolunun dahi kapalı olduğu kararlar bulunmaktadır. Bunların en başında tabi ki de ivedi yargılama usulüne tabi olan davalar bulunmaktadır.
İvedi yargılama usulüne tabi olan davalar;
a) İhaleden yasaklama kararları hariç ihale işlemleri.
b) Acele kamulaştırma işlemleri.
c) Özelleştirme Yüksek Kurulu kararları. d) 12/3/1982 tarihli ve 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu uyarınca yapılan satış, tahsis ve kiralama işlemleri.
e) 9/8/1983 tarihli ve 2872 sayılı Çevre Kanunu uyarınca, idari yaptırım kararları hariç çevresel etki değerlendirmesi sonucu alınan kararlar.
f) 16/5/2012 tarihli ve 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun uyarınca alınan Cumhurbaşkanı kararları
g)Millî Eğitim Bakanlığı ile Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi tarafından yapılan merkezî ve ortak sınavlar, bu sınavlara ilişkin iş ve işlemler ile sınav sonuçları hakkında açılan davalar.
Yukarıda saymış olduğumuz davalarda istinaf kanun yolu kapalıdır ve ilk derece mahkemeleri tarafından verilen kararlar sadece Danıştaya temyiz edilebilir.
Bölge İdare Mahkemesi Kararları Kesin midir?
Bölge idare mahkemesi kararları bazı davalar haricinde kesin değildir. Bölge idare mahkemesinin verdiği kesin olmayan kararlara karşı süresi içinde Danıştay da temyiz yoluna başvuru yapılabilir.
Bölge idare mahkemesinin aşağıda saydığımız kararları kesin olmayıp Danıştay da temyiz incelemesine tabi olacaktır. Bunlar;
a) Düzenleyici işlemlere karşı açılan iptal davaları.
b) Konusu yüz bin Türk lirasını aşan vergi davaları, tam yargı davaları ve idari işlemler hakkında açılan davalar.
c) Belli bir meslekten çıkarma, devlet memurluğundan çıkarma veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davaları.
d) Belli bir ticari faaliyetin icrasını süresiz veya otuz gün yahut daha uzun süreyle engelleyen işlemlere karşı açılan iptal davaları.
e) Müşterek kararnameyle yapılan atama, naklen atama ve görevden alma işlemleri ile daire başkanı ve daha üst düzey kamu görevlilerinin atama, naklen atama ve görevden alma işlemleri hakkında açılan iptal davaları.
f) İmar planları, parselasyon işlemlerinden kaynaklanan davalar.
g) Tabiat Varlıklarını Koruma Merkez Komisyonu ve Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulunca itiraz üzerine verilen kararlar ile 18/11/1983 tarihli ve 2960 sayılı Boğaziçi Kanununun uygulanmasından doğan davalar.
h) Maden, taş ocakları, orman, jeotermal kaynaklar ve doğal mineralli sular ile ilgili mevzuatın uygulanmasına ilişkin işlemlere karşı açılan davalar.
ı) Ülke çapında uygulanan öğrenim ya da bir meslek veya sanatın icrası veyahut kamu hizmetine giriş amacıyla yapılan sınavlar hakkında açılan davalar.
i) Liman, kruvaziyer limanı, yat limanı, marina, iskele, rıhtım, akaryakıt ve sıvılaştırılmış petrol gazı boru hattı gibi kıyı tesislerine işletme izni verilmesine ilişkin mevzuatın uygulanmasından doğan davalar.
j) 8/6/1994 tarihli ve 3996 sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanunun uygulanmasından ve 16/7/1997 tarihli ve 4283 sayılı Yap-İşlet Modeli ile Elektrik Enerjisi Üretim Tesislerinin Kurulması ve İşletilmesi ile Enerji Satışının Düzenlenmesi Hakkında Kanunun uygulanmasından doğan davalar.
k) 6/6/1985 tarihli ve 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanununun uygulanmasından doğan davalar.
l) 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun uygulanmasından doğan davalar.
m) Düzenleyici ve denetleyici kurullar tarafından görevli oldukları piyasa veya sektörle ilgili olarak alınan kararlara karşı açılan davalar.
Yukarıda saymış olduğumuz bölge idare mahkemesi tarafından verilen kararlar temyiz edilebilir. Anlaşılacağı üzere yukarıda sayılan davalar bölge idare mahkemesinin kararı ile kesin karar olmayacaktır. Örneğin meslekten çıkarma işlemi ile ilgili kararlara karşı temyiz yoluna başvuru yapılabilecektir.
İstinaftan Sonra Ne Olur?
İstinaftan sonra, daha doğru tabir ile istinaf mahkemesi kendisine yapılan başvuruyu maddi ve hukuki yönden inceleyecektir. Maddi yönden inceleme yapan istinaf mahkemesi ilk derece mahkemesi gibi yapılan başvuruyu önce ön icelemeye tabi tutacak ve 2577 sayılı idari yargılama usulü kanununun 3. Ve 4. Maddelerine göre şekil şartlarını taşıyıp taşımadığını inceleyecektir.
İlk derece mahkemesinin ilk inceleme üzerine verdiği kararalara karşı yapılan istinaf başvurusu sonrasından verilecek kararla, ilk derece mahkemesinin esasa ilişkin verdiği kararlara karşı yapılacak istinaf başvurusu sonrası verilecek kararlar birbirinden farklı olacaktır. ilk inceleme üzerine verilen kararlara karşı yapılan istinaf başvurusunu istinaf mahkemesi eğer haklı bulursa, örneğin davaya görevsiz veya yetkisiz mahkeme yahut reddedilmiş veya yasaklanmış hâkim tarafından bakılmış olması hâllerinde, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vererek dosyayı ilgili mahkemeye gönderecektir. Örneğin süre aşımı nedeniyle ilk derece mahkemesinde verilen kararlara karşı istinaf kanun yoluna başvurulduğunda, istinaf mahkemesi kararı ilk inceleme usulüne göre inceleyecek ve süre aşımı olmadığına kanaat getirirse dosyayı yeniden yargılama yapılması için ilk derece mahkemesine gönderecektir. Bunun haricinde ilk inceleme usulüne karşı herhangi bir istinaf başvurusu olmayıp da işin esası hakkında bir karar verilmişse ve bu karar istinaf edilmiş ise bu durumda bölge idare mahkemesi esas hakkında yeni bir karar verecektir. Bu karar ya ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması olacaktır ya da ilk derece mahkemesi kararının hukuka uygun olduğuna kanaat getirildiğinden istinaf kanun yoluna başvurunun reddi olacaktır. Bundan başka yukarıdaki maddede yer vermiş olduğumuz kararlar haricindeki kararlar kesin olduğundan dolayı temyiz incelemesine tabi olmayacaktır. Örneğin sicil iptal davasına ilişkin istinaf kanun yoluna başvuru yapılmış ise istinaf mahkemesinin vereceği karar kesin karar olacaktır. Ya da vatandaşlık başvurusunun reddi işlemi ile ilgili istinafa başvuru yapılmış ise istinaf mahkemesinin vereceği karar yine kesin karar olacaktır. Burada dikkat edilmesi gereken ise kesin karardan sonra olağan kanun yolları tüketildiğinden dolayı artık sadece Anayasa Mahkemesi bireysel başvuru yolunun açık olduğudur.
Bölge İdare Mahkemesinde Yürütme Durdurma Talep Edilir mi?
Bölge idare mahkemesinde de yürütme durdurma talep edilebilir. Bölge idare mahkemesinin istinaf mahkemesi olarak verdiği yürütme durdurma kararları kesin kararlar olacaktır. İstinaf yoluna başvurulmuş olması, hakim veya mahkeme kararlarının yürütülmesini kendiliğinden durdurmaz.
İstinaf Cevap Verme Süresi Kaç Gündür?
İstinaf cevap verme süreleri aynı ilk derece mahkemesinde olduğu gibi 30 gündür. Örneğin davalı idare almış olduğunuz iptal davasına karşı istinaf yargı yoluna başvurmuş ise bu başvuruya karşı istinaf başvurusu savunması yaparak 30 gün içinde istinaf mahkemesine gönderebilirsiniz.
İstinaftan Dosya Kaç Ayda Döner?
İdari yargıda istinaf başvurusu yapıldıktan sonra ortalama olarak 6-8 ay içinde istinaf mahkemesi tarafından karar verilmektedir. Unutmayın ki Yürütmenin durdurulması kararı verilen dava dosyaları öncelikle incelenir ve karara bağlanır. Bundan dolayı bölge idare mahkemesinde yürütme durdurma istemiş iseniz ve yürütmenin durdurulmasına karar verilmiş ise bu durumda dava daha çabuk sonuca bağlanacaktır.