
Amire Saygısızık Disiplin Suçu ve İptali
Amire saygısızlık disiplin suçu ve iptali için açılan davada; davacının, amiri tarafından kendisine yöneltilen iddialarla bağlantılı olarak ifade edildiği kabul edilen ve amiri hakkında değerlendirmeler içeren savunma hakkının sınırları içinde kalan

İçindekiler
Amire Saygısızık Disiplin Suçu ve İptali
Amire saygısızlık disiplin suçu ve iptali için açılan davada; davacının, amiri tarafından kendisine yöneltilen iddialarla bağlantılı olarak ifade edildiği kabul edilen ve amiri hakkında değerlendirmeler içeren savunma hakkının sınırları içinde kalan beyanları nedeniyle, amire saygısızlık disiplinsizliğinden dolayı davacıya verilen aylıktan kesme disiplin cezasının hukuka aykırı bulunduğuna karar verilmiştir. Nitekim amire saygısızlık disiplin suçu ve buna ilişkin verilecek disiplin cezası Aylıktan kesme cezasını gerektiren disiplinsizlikler başlığı altında sıralanmıştır.
Amire Saygısızlık Nedir?
Amire saygısızlık 6413 sayılı Disiplin Kanununda düzenlenmiştir ve Aylıktan kesme cezasını gerektiren disiplinsizlikler arasında yer alır. Amire saygısızlık kanun lafzından da görüleceği üzere; Hizmette veya hizmete ilişkin hâllerde amire gösterilmesi gereken saygıyı kasıtlı olarak göstermemek veya amirin yapmış olduğu ikaz, tenkit veya muahezeyi saygı ile kabul etmemek olarak tanımlanmaktadır.
Her disiplin cezasında olduğu gibi amire saygısızlık disiplin suçundan disiplin cezası ile tecziye edilmesi bir idari işlemdir ve 2577 sayılı kanuna göre idari işlemin iptali şartlarına tabidir. Disiplin cezasının kesinleşmesinden itibaren 60 gün içinde idare mahkemesinde disiplin cezasının iptali davası açılması şarttır. Aksi durumda 60 gün geçmiş ise ve dava açılmış ise ne yazık ki dava süre aşımı nedeniyle reddolacaktır. Süre aşımına dikkat edilmesi için işin uzmanı idare hukuku avukatından hukuki destek alınması önemle tavsiye olunur.
Amire Saygısızlık Disiplin Cezasının İptali
T.C.
SAMSUN
1. İDARE MAHKEMESİ
ESAS NO :...
KARAR NO:...
DAVACI : ...
VEKİLİ : Av. Bilgehan UTKU/ Av. Emre ASAN
DAVALI : MİLLİ SAVUNMA BAKANLIĞI/ANKARA
VEKİLİ :...
DAVANIN ÖZETİ : ....emrinde üsteğmen olarak görev yapan davacının, 6413 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanunu'nun 18. maddesinde belirtilen "Hizmette veya hizmete ilişkin hallerde amire gösterilmesi gereken saygıyı kasıtlı olarak göstermemek veya amirin yapmış olduğu ikaz, tenkit veya muahezeyi saygı ile kabul etmemek" fiilini işlediğinden bahisle hakkında başlatılan disiplin soruşturması neticesinde 1/16 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin 15.11.2016 tarih ve 2424145-16 sayılı işlemin; hukuka aykırı olduğu, isnat edilen fiillerin sübuta ermediği, uzun yıllardır psikolojik açıdan tedavi gördüğü ve "sınıf görevi yapamaz" raporunun bulunduğu, asıl amacın kısa sürede birden çok ceza vererek Türk Silahlı Kuvvetlerinden çıkarılması olduğu ileri sürülerek iptali istenilmektedir.
SAVUNMANIN ÖZETİ : Davanın süresinde açılmadığı, esastan ise, davacının 18 disiplin cezasını aşması nedeniyle silahlı kuvvetlerden ayrılmasına karar verildiği, davacının disiplin bozucu tavır ve davranışlarda bulunmayı alışkanlık haline getirdiği, aldığı disiplin cezalarına rağmen ıslah olmadığı, yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönleriyle işlemin hukuka aykırı olmadığı öne sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Samsun 1. İdare Mahkemesi'nce dava dosyası incelenerek ve davalı idarenin süreaşımı itirazı yerinde görülmeyerek işin gereği görüşüldü:
6413 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanunu'nun "Tanımlar" başlıklı 3.maddesinde; ..b) Disiplinsizlik: Bu Kanuna göre disiplin cezası ile cezalandırılan fiil ve hâlleri, c) Disiplin amiri: Bu Kanunla disiplin cezası vermeye yetkili kılınmış ilk amiri,...d) Disiplin cezası: Disiplinsizlik nedeniyle yetkili kişi veya kurullar tarafından verilen ve bu Kanunda gösterilmiş olan yaptırımları, e) Disiplin soruşturması: Disiplinsizlik yapan personel hakkında karar vermek amacıyla disiplin amirleri tarafından yapılan veya yaptırılan araştırma ve incelemeyi, f) Tahkikat: Disiplin cezasının belirlenmesi de dâhil olmak üzere, disiplin kuruluna sevk edilen personel hakkında yapılan tüm faaliyetleri,..." ifade ettiği, aynı Yasa'nın "Disiplin soruşturması ve yetkiler" başlıklı 7.maddesinde; "Maiyetinden birinin disiplinsizlik teşkil edebilecek bir fiilini veya mesleğe aykırı tutum ve davranışını herhangi bir şekilde öğrenen disiplin amirleri, olayın araştırılması gerektiğine kanaat getirirse, yazılı olarak görevlendireceği soruşturmacılar vasıtasıyla ya da şahsen disiplin soruşturması yapar. Disiplin soruşturmacısı olarak tek bir kişi görevlendirilebileceği gibi en az üç kişiden oluşan bir heyet de görevlendirilebilir. Disiplin soruşturması, Genelkurmay Başkanınca gerek görülmesi hâlinde, Genelkurmay Başkanlığı bünyesinde bu amaçla kurulmuş birimde görevli personel eliyle de yürütülebilir. Heyet başkanı hariç olmak üzere gerek görülmesi hâlinde, hakkında disiplin soruşturması yapılacak kişiden rütbe veya kıdemce daha aşağıda heyet üyeleri görevlendirilebilir. Disiplin soruşturmacıları ve heyeti, kendilerini görevlendiren disiplin amiri adına; disiplin soruşturmasıyla ilgili bilgi ve belgeleri toplama, savunma alma, tanık dinleme, bilirkişi görevlendirme, keşif yapma, hâkim veya savcı kararı gerektirmeyen durumlarda kriminal inceleme yaptırma da dâhil olmak üzere her türlü inceleme yapma ve ilgili makamlarla yazışma yetkisini haizdir." hükmüne, aynı Yasa'nın "Disiplin cezaları" başlıklı 11.maddesinde; "Subay, astsubay, uzman jandarma ve uzman erbaşlar ile sözleşmeli erbaş ve erler hakkında verilebilecek disiplin cezaları ağırlık derecesine göre aşağıda belirtilmiştir: a) Uyarma, b) Kınama, c) Hizmete kısmi süreli devam, ç) Aylıktan kesme, d) Hizmet yerini terk etmeme, e) Oda hapsi, f) Silahlı Kuvvetlerden ayırma. Uyarma, kınama, hizmete kısmi süreli devam ve aylıktan kesme cezaları disiplin amirleri tarafından; hizmet yerini terk etmeme ve oda hapsi cezaları disiplin kurulları ve disiplin amirleri tarafından; Silahlı Kuvvetlerden ayırma cezası yüksek disiplin kurulları tarafından verilir." hükmüne, aynı Yasa'nın "Aylıktan kesme cezasını gerektiren disiplinsizlikler" başlıklı 18 maddesinin 1.fıkrasının (b) bendinde; "Aylıktan kesme cezasını gerektiren disiplinsizlikler şunlardır:...a) Amire saygısızlık: Hizmette veya hizmete ilişkin hâllerde amire gösterilmesi gereken saygıyı kasıtlı olarak göstermemek veya amirin yapmış olduğu ikaz, tenkit veya muahezeyi saygı ile kabul etmemektir." hükmüne, aynı Yasa'nın "Savunma hakkı" başlıklı 40.maddesinde; "Bu Kanunun 13 üncü maddesinin altıncı fıkrasında düzenlenen istisna haricinde disiplin amirleri veya disiplin kurulları tarafından savunma alınmadan disiplin cezası verilemez. İsnat olunan hususlar ile savunma için verilen süre açıkça ve yazılı olarak ilgiliye bildirilir. Üç iş gününden az ve on iş gününden fazla olmamak üzere verilecek süre içinde savunmasını yapmayan personel savunma hakkından vazgeçmiş sayılır. Savunması istenen kişinin talebi hâlinde, toplamda on iş gününü geçmeyecek şekilde savunma için ilave süre verilebilir." hükmüne, aynı Yasa'nın "Disiplin amirleri tarafından verilen cezalara itiraz ve cezanın kesinleşmesi" başlıklı 41.maddesinde; "Disiplin amirleri tarafından verilen disiplin cezalarına karşı, cezanın tebliğ edilmesinden itibaren üç iş günü içinde itiraz edilebilir. İtiraz, bir üst disiplin amirine yazılı olarak yapılır. Süresi içinde itiraz edilmez ise ceza kesinleşir. Cezanın tebellüğünden kasıtlı olarak imtina edilmesi hâlinde bu durum en az iki imzalı bir tutanakla tespit edilir. Tutanağın tutulduğu tarih tebliğ tarihi sayılır. İtiraz, yetkili üst disiplin amiri tarafından beş iş günü içinde karara bağlanır. İlave inceleme yapılmasının gerekli olduğu durumlarda bu süre bir katına kadar uzatılabilir. İtiraz haklı görülürse, itirazı inceleyen üst disiplin amiri verilen cezayı hafifletebilir veya tamamen kaldırabilir. İtiraz haklı görülmez ise ret olunur. Karar itiraz edene tebliğ edilerek kesinleşir." hükümlerine yer verildiği görülmektedir.
Dava dosyasının incelenmesinden; ...üsteğmen olarak görev yapan davacının, 18.10.2016 tarihinde Tugay Tören Alanında icra edilen terhis töreni öncesinde izin almadan tabur içtimasından ayrılarak 2. P. Eğt. Tb. K.lının gerisinde diğer subay ve astsubaylarla sohbet ettiğinin anlaşıldığı, bu kapsamda, tugay komutanı tarafından uyarılmasına karşın umursamaz, yavaş ve ağır tavırlarla yerine geçtiği gerekçesiyle hakkında başlatılan disiplin soruşturması neticesinde, 6413 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanunu'nun 18-1-(a) maddesinde belirtilen; "Hizmette veya hizmete ilişkin hâllerde amire gösterilmesi gereken saygıyı kasıtlı olarak göstermemek veya amirin yapmış olduğu ikaz, tenkit veya muahezeyi saygı ile kabul etmemek" fiilini işlediğinden bahisle 15.11.2016 tarih ve 2424145-16 sayılı işlem ile 1/16 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılması üzerine, anılan işlemin iptali istemiyle görülmekte olan iş bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Disiplin cezaları, kamu hizmetinin gereği gibi yürütülebilmesi bakımından kamu görevlilerinin mevzuat uyarınca yerine getirmek zorunda oldukları ödev ve sorumlulukları ifa etmemeleri veya mevzuatta yasaklanan fiillerde bulunmaları durumunda uygulanan yaptırımlar olup, memurların özlük hakları üzerinde doğrudan ve önemli sonuçlar doğurmaları sebebiyle subjektif ve bireysel etkileri bulunduğu gibi kamu görevinin gereği gibi sürdürülmesi ve kamu düzeninin sağlanması bakımından objektif ve kamusal öneme sahiptirler.
Bu bakımdan disiplin soruşturmalarının yapılmasında izlenecek yöntem, ceza verilecek fiiller ve ceza vermeye yetkili makam ve kurullar pozitif olarak mevzuatla belirlenmekte, doktrin ve yargısal içtihatlarla da konu ile ilgili disiplin hukuku ilkeleri oluşturulmaktadır. Disiplin cezalarının sağlıklı ve objektif olması cezayı veren disiplin amirlerinin olayı objektif değerlendirebilmeleriyle mümkündür.
Yukarıda yer verilen kurallara göre, disiplin cezası verilebilmesi için kusurlu halin tespitinden sonra belli yasal süreler içinde ilgili memur hakkında tarafsız bir soruşturmacı görevlendirilerek disiplin soruşturması açılması, söz konusu soruşturmada memurun lehine ve aleyhine olan tüm delillerin toplanarak ekleriyle birlikte bir soruşturma raporunun oluşturulması ve bu şekilde memurun hangi fiili, nerede, ne zaman, nasıl, ne şekilde işlediğinin somut, hukuken kabul edilebilir ve kesin delillerle, şüpheye yer vermeyecek açıklıkta ortaya konularak yetkili disiplin amiri veya disiplin kurulu tarafından bir disiplin cezası verilmesi gerekmektedir.
Olayda, Mahkememizin 11.04.2018 ve 07.06.2018 tarihli ara kararlarıyla davalı idareden; "dava konusu işlem ve işlemin dayanağı olan diğer tüm bilgi ve belgelerin (idari ve disiplin soruşturma dosyası ve ekleri, tutanaklar, tanık beyanları, tebliğ-tebellüğ belgesi dahil olmak üzere) okunaklı ve onaylı birer örneğinin" istenilmesi üzerine, davalı idare tarafından gönderilen bilgi ve belgelerin incelenmesinden; davacı hakkında disiplin soruşturması yapılmadığı, soruşturma oluru alınmadığı, tanık ifadelerine başvurulmadığı, disiplin amirince, sadece davacının savunmasının alınması amacıyla 27.10.2016 tarih ve 16 sayılı savunma istem yazısının hazırlanması suretiyle (söz konusu yazının tebliğine dair tebliğ-tebellüğ belgesinin davacı tarafından imzalanmaması üzerine anılan durumu gösterir 27.10.2016 tarihli tutanağın tanzim edildiği) dava konusu işlemin tesis edildiği görülmektedir.
Bu durumda; davacıya isnat edilen fiil ile ilgili olarak disiplin amiri veya görevlendireceği bir soruşturmacı tarafından disiplin soruşturması yapılması ve yapılacak tahkikat neticesinde hazırlanacak olan soruşturma raporu ve getirilecek teklif dikkate alınarak bir işlem tesis edilmesi gerekirken, tarafsız bir soruşturmacı tarafından usulüne uygun olarak herhangi bir disiplin soruşturması yapılmaksızın, sadece davacının savunmasının alınması/alınmak istenilmesi yoluna gidilerek tesis edilen dava konusu disiplin cezasında hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmaktadır.
Açıklanan nedenlerle, dava konusu işlemin iptaline,
AYİM 3'üncü Dairesi
26.09.2014 E.
2013/1472 K
2014/1208
Davacı vekilinin 14.11.2013 tarihinde AYİM’de kayda geçen dava dilekçesinde ve 06.05.2014 tarihinde kayda geçen savunmaya cevap dilekçesinde özetle; davacının “hizmette veya hizmete ilişkin hallerde amire gösterilmesi gereken saygıyı kasıtlı olarak göstermemek” ya da “amirin yapmış olduğu ikaz, tenkit veya muahezeyi saygı ile kabul etmeme” fiillerini işlemediğini, yalnızca Anayasal bir hak olan savunma hakkını kullandığını, aksi halde savunma hakkının kısıtlanmış olacağını belirterek 1/16 oranında aylıktan kesme disiplin cezasının iptalini talep ve dava etmiştir.
Dava dosyasında mevcut bilgi ve belgelerin incelenmesi neticesinde; davacının İlçe Jandarma Komutanı olarak görev yaptığı Keçiören İlçe Jandarma Komutanlığında 27.06.2013 tarihinde Güney Blg. Bğl. Brl. K. Yrdc. J. Alb. ...tarafından yapılan denetleme ve kontrollerde, kilit altında muhafaza edilmesi gereken “GİZLİ” gizlilik derecesine sahip evrakın davacının masasının üzerinde bulunmasından ve maiyetin gözetiminde ihmal göstererek sorumlu bulunan İlçe Jandarma Komutanlığı binasının tertip ve temizlik yönünden uygun bulunmamasından davacının savunmasının alındığı ve müteakiben davacıya 6413 sayılı TSK Disiplin Kanunu’nun 18/ç maddesi uyarınca “maiyetin gözetiminde ihmal göstermek” disiplinsizliğinden aylıktan kesme disiplin cezası verildiği, söz konusu cezalandırma işleminde yer alan davacının savunmasında, esasa ilişkin savunmalarından sonra yer alan “İlçe Jandarma Komutanlığına yapılan denetleme esnasında Dr. J. Alb.....’in benim hakkımda ‘hem rapor alıyor arkasından da izin istiyor’ şeklinde astlarıma karşı beyanda bulunduğunu öğrendim. Bu durumun bu şekilde astlarımla paylaşılması bölük içerisinde komuta zafiyetine sebep olacağını düşünmekteyim. Ayrıca özlük haklarımızın kullanılmasında üzerimizde bir baskı oluşturulmaktadır.
Denetlemeye İlçe Jandarma Komutanına savunma vermek amaçlı gelindiğini düşünüyorum” ifadeleri nedeniyle 12.07.2013 yazıyla davacıdan savunması istenilmiş, alınan savunma sonrası 29.7.2013 tarihinde davacı hakkında 6413 sayılı TSK Disiplin Kanunu’nun 18/1-a maddesi uyarınca amire saygısızlık disiplinsizliğinden 1/16 oranında aylıktan kesme disiplin cezası işlemi uygulanmış, bu ceza 02.08.2013 tarihinde davacıya tebliğ edilmiş, davacının itirazı üzerine Jandarma Bölge Komutanlığının 05.09.2013 tarihli yazısıyla itirazın reddine karar verilmiş ve bu karar 30.09.2013 tarihinde davacıya tebliğ edilmiş, davacı tarafından da vekili aracılığıyla AYİM’de süresinde iş bu davanın açılmış olduğu, düşünce ve savunmaların taraflara tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Disiplin cezaları, kamu hizmetinin gereği gibi yürütülebilmesi bakımından kamu görevlilerinin mevzuat uyarınca yerine getirmek zorunda oldukları ödev ve sorumlulukları ifa etmemeleri veya mevzuatta yasaklanan fiillerde bulunmaları durumunda uygulanan yaptırımlar olup, kamu görevlilerinin özlük hakları üzerinde doğrudan ve önemli sonuçlar doğurmaları sebebiyle sübjektif ve bireysel etkileri bulunduğu gibi kamu görevinin gereği gibi sürdürülmesi ve kamu düzeninin sağlanması bakımından objektif ve kamusal öneme sahiptirler.
Genel olarak Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde yer alan asker kişi sıfatındaki kamu görevlilerinin disiplin hukukunu düzenleyen 6413 sayılı TSK Disiplin Kanunu’nun 1’inci maddesinde kanunun amacının TSK’da etkin bir disiplin sisteminin tesisi, muhafazası ve idamesine ilişkin usul ve esasların belirlenmesi olduğu belirtilmiştir. Tanımlar başlıklı 3’üncü maddesinin 1-b fıkrasında disiplinsizliğin tanımı yapılmıştır. Maddeye göre disiplinsizlik 6413 sayılı Kanun’a göre disiplin cezası ile cezalandıran fiil ve hallerdir. Kanun’un gerekçesinde bu maddedeki tanımla, hâlen uygulanan disiplin mevzuatındaki disiplin suçu, disiplin kabahati ve disiplin tecavüzü şeklinde yapılan ayrımın kaldırıldığı ve disiplini bozan tüm fiil ve hâllerin disiplinsizlik kavramı altında birleştirildiği, kanunda disiplinsizlik olarak düzenlenmiş tüm fiil ve hâllerin, kanuna uygun olarak disiplin cezası gerektireceği ve disiplinsizliklerin kanunla yetkilendirilmiş makamlar haricinde hiçbir makam tarafından cezalandırılmasının mümkün olmadığı belirtilmiştir.
6413 sayılı TSK Disiplin Kanunu’nun genel gerekçesinde de sistemde tanımlı olmayan disiplinsizlik teşkil eden eylemlerin, idareye güven ve kanunilik ilkeleri dikkate alınarak tek tek tanımlandığı belirtilmiştir. 6413 sayılı TSK Disiplin Kanunu’nun 18’inci maddesinde aylıktan kesme disiplin cezasını gerektiren disiplinsizlikler sayılmıştır. Maddenin 1/a fıkrasında amire saygısızlık disiplinsizliği düzenlenmiştir. Maddede amire saygısızlık; “Hizmette veya hizmete ilişkin hâllerde amire gösterilmesi gereken saygıyı kasıtlı olarak göstermemek veya amirin yapmış olduğu ikaz, tenkit veya muahezeyi saygı ile kabul etmemektir” şeklinde tanımlanmıştır. İdare ile davacı taraf arasındaki dava konusu uyuşmazlık, davacının savunma dilekçesindeki “İlçe Jandarma Komutanlığına yapılan denetleme esnasında Dr. J. Alb. ...’in benim hakkımda ‘hem rapor alıyor arkasından da izin istiyor’ şeklinde astlarıma karşı beyanda bulunduğunu öğrendim. Bu durumun bu şekilde astlarımla paylaşılması bölük içerisinde komuta zafiyetine sebep olacağını düşünmekteyim. Ayrıca özlük haklarımızın kullanılmasında üzerimizde bir baskı oluşturulmaktadır. Denetlemeye İlçe Jandarma Komutanına savunma vermek amaçlı gelindiğini düşünüyorum” ifadelerinin maddedeki anlamıyla “saygısızlık” olarak görülüp görülmeyeceği hususudur.
Kaynağını Anayasadan alan savunma hakkı, bünyesinde savunmanın dokunulmazlığı ilkesini de barındırır. Savunma dokunulmazlığı ilkesi ise idari makamlar nezdinde yapılan yazılı veya sözlü savunmalar kapsamında, isnat ve değerlendirmelerin, gerçek ve somut vakıalara dayanması ve uyuşmazlıkla bağlantılı olması koşuluyla kişilerle ilgili olarak yapılan somut isnadlarda ya da olumsuz değerlendirmelerde bulunulması hâlinde, savunma yapan kişiye ceza verilmeyeceği anlamına gelmektedir.
Davacının, amirinin istemi üzerine verdiği yazılı savunmanın, idari makamlar nezdinde yapılan savunmalar kapsamında olduğu açıktır. Davacının savunmasında sarf ettiği ve idare tarafından suçlayıcı, saygısız olarak nitelendirilen sözlerin, savunmanın isteniliş nedeni olan olaylar ve savunma içinde kullanılış şekli itibarıyla değerlendirildiğinde; davacı tarafından kendisine yöneltilen suçlamaların esası hakkında savunma yapılmış ve suçsuz olunduğu ifade edilmiş, ardından gelen söz konusu ifadeler de bu hususlarla ilişkilendirilerek idarenin cezalandırma işleminde objektif davranmadığının anlatılmak istendiği, diğer bir anlatımla savunmanın veriliş amacıyla ilgili bir değerlendirme olarak kullanıldığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle, amiri tarafından kendisine yöneltilen iddialarla bağlantılı olarak ifade edildiği kabul edilen ve amiri hakkında değerlendirmeler de içeren, savunma hakkının sınırları içindeki beyanları nedeniyle, davacıya disiplin cezası verilmesinin savunmanın dokunulmazlığı ilkesi ile bağdaşmayacağı kanaatine varıldığından davacı hakkında idare tarafından amire saygısızlık nedeniyle tesis edilen 1/16 aylıktan kesme disiplin cezasının hukuka aykırı olduğu sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacı hakkında idare tarafından tesis edilen 1/16 aylıktan kesme disiplin cezasının İPTALİNE,