18 YAŞIN ALTINDA İŞLENEN SUÇUN GÜVENLİK SORUŞTURMASINA ETKİSİ

  • Anasayfa
  • 18 YAŞIN ALTINDA İŞLENEN SUÇUN GÜVENLİK SORUŞTURMASINA ETKİSİ

18 YAŞIN ALTINDA İŞLENEN SUÇUN GÜVENLİK SORUŞTURMASINA ETKİSİ

Kararın Özeti; Dava, 20../.. dönem uzman erbaş temini faaliyeti kapsamında Kara Kuvvetleri Komutanlığınca açılan uzman erbaş sınavını kazanan davacının Uzman Erbaş Yönetmeliği'nin uzman erbaş olarak alınacaklarda aranacak

18 YAŞIN ALTINDA İŞLENEN SUÇUN GÜVENLİK SORUŞTURMASINA ETKİSİ

18 YAŞIN ALTINDA İŞLENEN SUÇUN GÜVENLİK SORUŞTURMASINA ETKİSİ

Kararın Özeti; Dava, 20../.. dönem uzman erbaş temini faaliyeti kapsamında Kara Kuvvetleri Komutanlığınca açılan uzman erbaş sınavını kazanan davacının Uzman Erbaş Yönetmeliği'nin uzman erbaş olarak alınacaklarda aranacak şartları düzenleyen 6. maddesinde belirtilen şartları taşımadığı gerekçesiyle işlemlerinin iptal edilmesine ilişkin ....... günlü idari işlemin iptali ile yoksun kaldığı özlük haklarının ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır

T.C.

D A N I Ş T A Y

ONİKİNCİ DAİRE

Esas No : 2015/....

Karar No : 2015/....

Kararın Düzeltilmesini İsteyen(Davacı):

Karşı Taraf (Davalı) : / ANKARA

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği görüşüldü:

Dava, .../.. dönem uzman erbaş temini faaliyeti kapsamında Kara Kuvvetleri Komutanlığınca açılan uzman erbaş sınavını kazanan davacının Uzman Erbaş Yönetmeliği'nin uzman erbaş olarak alınacaklarda aranacak şartları düzenleyen 6. maddesinde belirtilen şartları taşımadığı gerekçesiyle işlemlerinin iptal edilmesine ilişkin .... günlü işlemin iptali ile yoksun kaldığı özlük haklarının ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

Danıştay Onikinci Dairesince verilen .... tarihli ve E:20../...., K:20../.... sayılı kararıyla idare mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Davacı tarafından, karar düzeltme isteminin kabulü ile dairemiz kararının kaldırılarak idare mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi istenilmektedir.

Danıştay Dava Daireleri ile İdari veya Vergi Dava Daireleri Kurulları tarafından verilen kararların düzeltme yolu ile yeniden incelenebilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 54. maddesinde yazılı sebeplerden birinin varlığı ile mümkündür.

Davacının kararın düzeltilmesi istemini içeren dilekçede ileri sürdüğü sebepler, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 54. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi uyarınca, dairemiz kararının düzeltilmesini gerektirecek nitelikte bulunduğundan, kararın düzeltilmesi istemi kabul edilerek anılan kararın kaldırılmasından sonra uyuşmazlığın esası yeniden incelendi;

3269 sayılı Uzman Erbaş Kanunu'nun 19. maddesinde, "Personelde aranacak nitelikler, müracaat şekli ve zamanı, müracaatın kabul edilmesi, sözleşmenin yapılması ve feshedilmesi sebepleri, verilecek sicilin şekil ve usulleri görevde başarısız olma ve kendilerinden istifade edilememe halleri ve bunlara yapılacak işlem şekli, sözleşmenin uzatılmasında uygulanacak esaslar, uzman onbaşıların uzman çavuş olabilmeleri için gerekli şartlar, astsubay sınıfına geçirilecekler için uygulanacak esaslar, astlık üstlük münasebetleri ile bu hususlardaki işlem şekli ve ilgili diğer hususlar kanunun yürürlüğe girmesini takip eden 6 ay içerisinde ve İçişleri Bakanlığınca müştereken çıkarılacak bir yönetmelikte gösterilir." hükmüne yer verilmiştir.

Dosyanın incelenmesinden, ..../.. dönem uzman erbaş temini faaliyeti kapsamında Kara Kuvvetleri Komutanlığınca açılan uzman erbaş sınavını kazanan davacı hakkında verilen .... 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin .... tarihli ve E:20../...., K:20.../.... sayılı kesinleşmiş kararı nedeniyle, davacının Uzman Erbaş Yönetmeliği'nin uzman erbaş olarak alınacaklarda aranacak şartları düzenleyen 6. maddesinde belirtilen şartları taşımadığı gerekçesiyle işlemlerinin iptal edilmesine karar verilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Bakılan davada, TCK'nın 283. maddesi gereğince cezalandırılması istemiyle davacı hakkında açılan kamu davasında, .... 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin .... günlü, E:20../...., K:20../.... sayılı kararı ile TCK'nın 283/1 maddesi uyarınca indirimler uygulandıktan sonra sanığın 3 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hapis cezasının ......-TL ağır para cezasına çevrilerek cezanın teciline karar verildiği görülmekte ise de, davacıya isnat edilen fiili işlediği tarih itibariyle 16 yaşında olduğu, işlediği suç tasnii fiilini babasına karşı işlediği, ceza mahkemesindeki savunmasında suçlamayı kabul ettiği, pişman olduğunu söylediği, davacının babası ceza mahkemesinde verdiği ifadesinde oğlundan şikayetçi olmadığını beyan ettiği, davacıya isnat edilen eylemin, yapacağı kamu görevinin niteliğine aykırı olmadığı anlaşılmaktadır.

Bu duruma göre, davacının güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlandığından söz edilemeyeceğinden, atama şartlarını taşımadığından bahisle atamasının yapılmamasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık, aksi yöndeki mahkeme kararında ise hukuki isabet bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın idare mahkemesine gönderilmesine .... tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

Onsekiz Yaşın Altında İşlenen Suçun Etkisi Mahkeme Kararı

Onsekiz yaşın altında işlenen suç danıştay kararı

 

T.C.
DANIŞTAY
12. DAİRE
E. 2019/4551
K. 2019/9243
T. 27.11.2019
İSTEMİN KONUSU : 
Konya Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:2019/214, K:... Sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava konusu istem: Isparta Terörizmle Mücadele Eğitim ve Tatbikat Merkezi Komutanlığında sözleşmeli uzman erbaş kursiyeri olarak görev yapan davacının, güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlandığından bahisle sözleşmesinin feshedilmesine ilişkin ... tarih ve MRK.Ş.:...-1114085-18 Sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Isparta İdare Mahkemesince verilen ... tarih ve E:2018/1079, K:... Sayılı kararda; davacının, ...Çocuk Mahkemesi'nin 14.01.2016 tarih ve E:2015/459, K:2016/26 Sayılı kararı ile netice itibariyle 4.000,00 TL. adli para cezası ile cezalandırıldığı ve kararın temyiz incelemesi için Yargıtay'da olduğu, bu durumda, davacının, Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği'nin 11/d maddesinde bahsi geçen, "şeref ve haysiyetini ihlal edecek ve görevine yansıyacak şekilde kumara, uyuşturucuya, içkiye, paraya ve aşırı şekilde menfaatine düşkün olup olmadığı, ahlak ve adaba aykırı davranıp davranmadığı" maddesini ihlal ettiği açık olduğundan, suçun vasıf ve mahiyeti ile görevin önemi ve gerektirdiği nitelikler dikkate alındığında, güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlandığından bahisle sözleşmesinin feshedilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Konya Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu Isparta İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Kahramanmaraş Çocuk Mahkemesince verilen kararın Yargıtay tarafından bozulması üzerine beraat kararı verildiği, güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlanmasına yol açacak fiilinin bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, İdare Mahkemesince verilen kararın bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığı, bu nedenle kararın onanması gerektiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

.

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulüyle Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra dosyanın tekemmül ettiği görüldüğünden yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

KARAR : İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :

Uzman erbaş temin faaliyeti kapsamında yapılan sınavlarda başarılı olan ve Terörizmle Mücadele Eğitim ve Tatbikat Merkezi Komutanlığı'nda uzman erbaş kursiyeri olarak eğitim görmekte olan davacının güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlandığından bahisle sözleşmesinin feshedilmesine ilişkin işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:

3269 Sayılı Uzman Erbaş Kanunu'nun 4. maddesinde: "Kuvvet komutanlıkları, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı tarafından hazırlanan ve ilgisine göre Milli Savunma veya İçişleri Bakanlıklarınca onaylanan uzman onbaşı ve uzman çavuş kadrolarına göre her yıl alınacak uzman erbaşlarla ilgili kadro görev yerleri yayımlanarak duyurulur. İstekli olan ve yönetmelikte belirtilen niteliklere sahip; a) Muvazzaflık hizmetini yapmakta olan çavuş, onbaşı ve erler ile bunlardan terhislerinin üzerinden beş yıldan fazla süre geçmemiş olanlar, müracaat yapılan yılın ocak ayının ilk günü itibarıyla yirmiyedi yaşını bitirmemiş olmak şartıyla, b) Sözleşmeli erbaş ve erlerden en az üç yıl görev yapmış olanlar, müteakip sözleşme süreleri içerisinde ve müracaat yapılan yılın ocak ayının ilk günü itibarıyla yirmi dokuz yaşını bitirmemiş olmak ve sıralı üç disiplin amiri tarafından “uzman erbaş olur” kararlı nitelik belgesi doldurulmak şartıyla, istenilen belgelerle müracaat ederler. Bunlardan uygun görülenler yönetmelikte belirtilen esaslara göre çalıştırılırlar..." hükmü yer almaktadır.

Bu Kanuna dayanılarak çıkarılan Uzman Erbaş Yönetmeliği'nin 6. maddesinde: "Uzman erbaş olarak alınacaklarda aşağıdaki şartlar aranır:

.... g) (Değişik:RG-4/2/2017-29969) İcra edilen temel askerlik eğitimini başarıyla tamamlayanlardan güvenlik soruşturması uygun olmak veya ilk atamaları doğrudan doğruya kıt'a veya birliklere yapılan uzman erbaşlar için güvenlik soruşturması uygun olmak...

ı) Ayrıca;

1-) Verilen ceza, ertelense, seçenek yaptırımlara çevrilse, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilse veya affa uğrasa dahi; Devletin şahsiyetine karşı işlenen suçlar ile basit ve nitelikli zimmet, irtikâp, iftira, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, yalan yere tanıklık, yalan yere yemin, cürüm tasniî, ırza geçmek, sarkıntılık, kız, kadın veya erkek kaçırmak, fuhşiyata tahrik, gayri tabiî mukarenet, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı veya şeref ve haysiyeti kırıcı suçlar ile istimal ve istihlâk kaçakçılığı hariç kaçakçılık, resmî ihale ve alım ve satımlara fesat karıştırma, Devlet sırlarını açığa vurma, firar, amir veya üste fiilen taarruz, emre itaatsizlikte ısrar, üste hakaret, mukavemet, fesat, isyan suçlarından dolayı yahut 22/5/1930 tarihli ve 1632 Sayılı Askerî Ceza Kanununun 148. maddesinde yazılı suçlardan mahkûm olmamak,

2-) Taksirli suçlar hariç olmak üzere diğer suçlardan adlî veya askerî mahkemeler tarafından otuz günden daha fazla süreli hürriyeti bağlayıcı bir ceza ile mahkûm olmamak,

3-) Taksirli suçlar nedeniyle altı ay veya daha fazla süre ile hürriyeti bağlayıcı bir cezaya mahkûm olmamak...." hükmüne yer verilmiştir.

Güvenlik ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği'nin 4. maddesinin (g) bendinde; "Güvenlik soruşturması: Kişinin kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığının, kolluk kuvvetleri ve istihbarat ünitelerinde ilişiği ile adli sicil kaydının ve hakkında herhangi bir tahdit olup olmadığının, yıkıcı ve bölücü faaliyetlerde bulunup bulunmadığının, ahlaki durumunun, yabancılar ile ilgisinin ve sır saklama yeteniğinin mevcut kayıtlardan ve yerinden araştırılmak suretiyle saptanması ve değerlendirilmesini,” ifade ettiği belirtilmiş, anılan Yönetmeliğin 11. maddesinde ise, güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasında araştırılacak hususlara yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Dosyanın incelenmesinden, ...Çocuk Mahkemesi'nin ... tarih ve E:2015/459, K:2016/26 Sayılı kararı ile, davacının uyuşturucu madde kullanmak ve bu amaçla bulundurmak suçunu işlediği gerekçesiyle 4.000,00 TL. adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş ise de, söz konusu kararın Yargıtay tarafından bozulduğu, bunun üzerine anılan Mahkemenin 08.03.2019 tarih ve E:2019/88, K:2019/135 Sayılı kararıyla, "yüklenen suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle suça sürüklenen çocuğun beraatine" karar verildiği ve kararın kesinleşmiş olduğu anlaşılmaktadır.

İnfaz ve koruma memurluğu sınavını kazanan, ancak on sekiz yaşından küçükken işlediği suçun kayıtlarının dikkate alınması suretiyle güvenlik soruşturması olumsuz sonuçlandığından bahisle ataması yapılmayan bir başvurucunun Anayasa Mahkemesi'ne yaptığı bireysel başvurusu üzerine Anayasa Mahkemesi'nce verilen 27/02/2019 tarihli ve 2014/7256 Başvuru numaralı kararda özetle; "... Resmi makamlar tarafından muhafaza edilmekte olan, başvurucu hakkında yürütülen ceza yargılamasına dair bilgilerin özel hayata saygı hakkı anlamında kişisel nitelikli veriler olduğu açıktır. Söz konusu kişisel verinin kamu kurumlarıyla paylaşılması ve güvenlik soruşturmalarında kullanılmasının Anayasa'nın 20. maddesinde güvence altına alınan özel hayata saygı hakkına bir müdahale oluşturduğu sonucuna varılmıştır...

...Aynı şekilde 5352 Sayılı Kanun'un 10. maddesinde on sekiz yaşından küçüklerle ilgili adli sicil ve arşiv kayıtlarının ancak soruşturma ve kovuşturma kapsamında degerlendirilmek üzere Cumhuriyet başsavcılıkları, hakim veya mahkemelerce istenebilecegi düzenlenmiştir. Buna göre kişilerin on sekiz yaşından küçükken işlediği herhangi bir suça ait kayıtların idari makamlara bildirilmesi hukuken mümkün degildir.

...Öte yandan somut olayda başvurucunun yazılı ve sözlü sınavı kazandığının ilan edilmiş olduğu, on sekiz yaşından küçükken işlediği suça ilişkin kaydın 5352 Sayılı Kanun'un 10. maddesinin (3) numaralı fıkrasında yer alan hükme açıkça aykırı şekilde idari makamlara verilmiş olduğu dikkate alındığında özel hayata saygı hakkına yönelik müdahalenin bu yönüyle de kanuni dayanaktan yoksun olduğu anlaşılmaktadır...'' değerlendirmelerine yer verilmiştir.

Bu durumda, davacının on sekiz yaşından küçükken işlediği suça ilişkin kaydın ancak soruşturma ve kovuşturma kapsamında değerlendirilmek üzere cumhuriyet başsavcılıkları, hakim veya mahkemelerce istenebileceği açık olduğundan, kişisel veri niteliğinden olan bu kaydın, güvenlik soruşturması kapsamında ilgili kamu kurumuna verilmesi ve güvenlik soruşturmasında kullanılması hukuka aykırı olduğundan, hukuka aykırı şekilde idari makamlara verilen bu kaydın değerlendirilmesi suretiyle güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlandırılması, Anayasa'nın 20. maddesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 8. maddesi uyarınca "özel hayata saygı hakkının" ihlali sonucunu doğurmaktadır.

Öte yandan, davacının güvenlik soruşturması sonucunun olumsuz olarak kabul edilmesine neden olan ceza mahkemesi kararının Yargıtay tarafından bozulduğu ve sonuçta davacı hakkında beraat kararı verildiği de dikkate alındığında, güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlandığından söz edilmesine imkan bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Bu itibarla, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığından, davanın reddi yönündeki Isparta İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu Bölge Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

SONUÇ : Açıklanan nedenlerle;

1. Davacının 2577 Sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulüne,

2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu Konya Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesinin 18/04/2019 tarih ve E:2019/214, K:2019/534 Sayılı kararının BOZULMASINA,

İlgili Etiketler:
1